Gül Dediğin Yar Kokmalı - İbrahim Halil DEMİR

Like this book? You can publish your book online for free in a few minutes!

Gül dediğin ölesiye sevdiğin yar kokmalı

Vuslat dediğin Kerem gibi Aslı için yanmalı

Şevk dediğin Ferhat gibi dağı delip su getirmeli

Mertlik dediğin Tahir gibi Zühre için başını vermeli

İbrahim Halil'in şiirleri, riyadan, yalandan arınmış gönül sözleridir. 

Bir arz-ı hal, arz-ı gönül nağmesi olarak şiirleri, aynı zamanda şairin hal ve duygu tercümesi olarak bütün yalınlığı ve sadeliği ile hayatın itirafı ve haykırışıdır.

Zaman zaman duygu taşkınlığı; bazen de haksızlığa tepkidir. Akıl süzgecinden geçip duyguyla buluşan kelimelerin bir beste gibi ahenkle zihinlerde yankılanmasıdır. Masumiyetinden şüphe edilemez; zira, ahlakın, edebin, düşüncenin dantel dantel duyguyla örüldüğü bir sanat eseridir. Toplumdan, insanlardan beslenir; toplumu ve insanı yansıtır. Şiirinde incelik, ustalık var. Tarifi imkansız duyguları, düşünceleri kelimelerin gizemli gücüyle okuyucuya aktarır. Kelimeler kaleminde dillenir; raks eder, isyan eder, sevinir, üzülür; coşar; yürekleri kabartır; insanı hüzne boğar. Bazen çaresizlik karşısında teslimiyeti estetik güzellikle sunar. Hamda, kabada, çirkinde güzellik arar ve bulur. Güzellikte letafet ve incelik görür; tefekkürün kelimelere dökülüşü olur çoğu zaman. İnançla yoğrulmuş, tefekkürle doruğa vurmuş düşüncelerin, duyguların kelimeler yüklediği derin anlamlar, şairin kişiliğinin yansımasıdır. Her türlü beşeri beklentilerden arınmış kişiliğiyle bağdaşan insan sevgisini ilahi bir ilham olarak şiirlerine yansıtır. Bu inceliğin ve hassasiyetin kendisine yüklediği ağır yüklerin ruhunda açtığı derin yaralar kadar, tarifi mümkün olmayan sevgi tezahürleri de taşar mısralarının arasından. İnsan olmanın vasıfları ve yükümlülüklerini gönül diliyle kalplerimize bir hakkakustalığıyla işleyen muhterem şairimizin kalemine ve yüreğine sağlık... Yolun açık olsun... Biz insanları kendimize dahi itiraf edemeyeceğimiz yönlerimizle anllattığın sürece sevmeyenlerin de olacaktır, ama biz seni seviyoruz... Edebiyat Fakultesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof Dr Vecihi ÖZKAYA

Gül Dediğin Yar Kokmalı HABERİN VAR MI Mahşer gününde herkesin kendi halini düşüneceğinden Bu fani dünyada yaptıklarının hesabını bir bir vereceğinden Haram lokmaların kursağında düğümleneceğinden Haberin var mı Kul hakkı ile cenabı hakkın huzuruna çıkamayacağından Nazik bedeninin cehennem narına dayanamayacağından Nedamet duyup iki gözden iki çeşme ağlayacağından Haberin var mı Boynuzsuz hayvanın boynuzlu hayvandan hakkını alacağından Tüyü bitmemiş yetimin, mazlumun hakkının sorulacağından Günahlarla dolduğun için zebanilerle dost olacağından Haberin var mı Firavunun şatafatlı sarayını karıncanın yıktığındanİlahlık davası güden Nemrud'u topal bir sivrisineğin öldürdüğünden Zikrin ile fikrin bir olmadığından Haberin var mı Arkadaşının namusuna kem gözlerle baktığından Şeytani yollarda şeytanın seni hayasızca güldürdüğünden Aklı selim düşünmediğin için, yaşarken kendini öldürdüğünden Haberin var mı

Gül Dediğin Yar Kokmalı Dünya malı biriktirmek için kendini ve sevdiklerini heder ettiğinden İstesen de istemesen de sayılı ömür miadını tükettiğinden Gönlün bereketli topraklarına nifak tohumlarını mahirce ektiğinden Haberin var mı Kendi özünden uzaklaşıp, ecnebiler gibi yaşadığından Dört elle sarıldığın albenisi güzel bu fani dünyadan ayrılacağından Gönül heybelerini envai türlü günahlarla doldurduğundan Haberin var mı Çok ağlayıp az gülmeyi kendine şiar etmeyi çoktan unuttuğundan Nefsine hoş geldiği için husumet fedailiği yaptığından Cennete giden yollar varken, cehennem yollarına saptığından Haberin var mıGönül bahçene güle sevdalı bülbüllerin yerine baykuşları tünettiğinden Yüce yaradan'a canı gönülden aşk ve iştiyakla kul olmadığından Rahmani duygu ve düşüncelerle sıratı müstakimde yol almadığından Haberin var mı Dost bildiklerinin umulmadık bir anda seni arkandan vuracaklarından Menzil murad almamak için yoluna engel olacaklarındanKötü kişilerle oturup kalktığın için sıkıntıların girdabında boğulacağından Haberin var mı 19/ocak/2013

Gül Dediğin Yar Kokmalı GÜL DEDİĞİN YAR KOKMALI Dağ dediğin doruğunda kar bulundurmalı Yar dediğin daim sevdiğinin yanında olmalı Yürek dediğin hep onun için çarpmalı Sevda dediğin köşe bucak herkes onu anlatmalı Gül dediğin ölesiye sevdiğin yar kokmalı Vuslat dediğin Kerem gibi Aslı için yanmalı Şevk dediğin Ferhat gibi dağ delip su getirmeliMertlik dediğin Tahir gibi Zühre için başını vermeliSevgi dediğin husumetleri dostluğa dönüştürmeliGöz dediğin sadece onu görmeli onu gözetlemeliCesaret dediğin Hz Ali gibi ölüm yatağına yatmalı Sadakat dediğin Hz Ebubekir'i andırmalı Dost dediğin sevdiği için her fedakârlığı yapmalı Maşuk dediğin çok uzaklarda da olsa gelmeli Bülbül dediğin gül için usanmadan ötmeli Toprak dediğin yârin her ektiğini filizlendirmeli

Gül Dediğin Yar Kokmalı Kitap dediğin seni anlatmalı kalem ise seni yazmalı Dil dediğin her mekânda herkese seni konuşmalı Ay dediğin gökyüzünde seni yansıtmalı Asil kan dediğin şah damarında seni akmalı Çoban dediğin yaz kış hep bu aşkı gütmeli Aşk dediğin destanlaşıp dilden dile dolaşmalı Menzil dediğin ulaşmak için herkesi özendirmeliIrmak dediğin Ağustos ta bile buz gibi bana seni akmalı Rüzgâr dediğin seni esmeli kokunu bana solutmalı Sıcaklık dediğin yüreklerde aşkını fokurtmalı Sabır dediğin Hz Eyyup gibi ya sabır çekmeli Şükür dediğin sabahlara dek ibadet ettirmeli Özlem dediğin şiirler bestelemeli türküler yakmalı Sevinç dediğin sevene sevinç gözyaşları döktürmeli Tabip dediğin sevenlerin yaralarını sarmalı Ölüm dediğin herkese canı gönülden fatiha okutmalı 25.01.2005