Yeşil kod adlı; Mahmut Yıldırım Yaşıyor mu?
Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım Yaşıyor mu? (‘Abdullah Öcalan ve Çatlı Mit Bağlantısı’); Soldaki resim Mit ajanı Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım.! Sağdaki resim Öcalan’ın mektubunu açıklayan. Öcalan yerli ve millidir diyen Doç. Dr. Ali Kemal Özcan..! Her 2 resimdeki adam aynı adam…!!
- Ali Kemal Özcan 97’den öncesi şüpheli.. 1959 Tunceli doğumlu 1997’de (University of Kent, İngiltere) bitiriyor..!! aynı üniversiteden sosyoloji doktorasını 2003’de alıyor.. 97 den bu yana bir nevi hayatı kurgulanıyor..
- MİT bizzat abd eliyle kuruluyor.! MİT diye bilinen ulusal güvenlik örgütü istihbaratçılarının maaşlarını 1973 yılına kadar CIA ödüyor. Böyle göbekten bağlılar. İki kardeş örgüt gibi.
- 1977 yılından sonra MİT tam anlamıyla hakim. Her darbede bu adamlar ortada . Darbe sonrası da, 7-24 görevdeler… 1980 darbesinden sonra da Kenan Evren’in yanında Sir Peter Laurence var.
- Pkk, Asala terör örgütünün devamıdır.. Abdullah Çatlı, Apo artin agopyan Üniversite arkadaşıdır.! Yeşil gibi Çatlı ve Öcalan Mit elemanıdır… Artin Agopyan+Abdullah Öcalan’ın Ermeni olduğunu anlatan pek çok kaynak var!
- Öcalan’ın MİT’le ne ilişkisi var, Öcalan ile MİT arasındaki ilişki yıllardır konuşulur… Kimileri onu kesin bir dille ‘MİT mensubu’ ilan eder, kimileri ise biraz daha dikkatli davranarak, bunun bir olasılık olduğunu belirtir… Pkk Tarihi ve Abdullah Öcalan; (‘Çaycı (Apo) tekrar sahalara iniyor’)
- Hayır, kesinlikle MİT’ten değildir!’ diyenler de vardır elbette ama bunların sayısı herhalde pek fazla değildir. Son zamanlarda MİT ve akepe Öcalan arasında ortaya çıkan ‘kuzu sarması’ dostluk, bu eski konuyu yeniden gündeme getirdi.
- Öcalan’ın eskiden MİT’le çalışmış olabileceği savlarıyla yeniden ilgilenir oldular. Öcalan hakkında (dünden bugüne) öne sürülen “MİT’le çalışıyor” iddialarının hangi gözlem, kanıt ya da öngörülere dayandığı anlatılmak istenirse, karşımıza çok renkli tablolar çıkar.
- Devlet, PKK’nın kurulması (1978) ve gelişmesi aşamasında MİT aracılığı ile Öcalan’a destek vermiştir. Çünkü eğer bu destek verilmezse denetim dışı başka bir örgütün kurulmasından korkuluyordu. Yani devleti o tarihlerde yönetenler PKK’yı Öcalan’ın kurmasına hoşgörüyle baktı.
- kurulan örgütün Öcalan yoluyla denetlenebileceğini düşünmüşlerdi.! Ancak PKK kurulduktan sonra devlet PKK üzerindeki denetimini sürdüremedi. PKK, Abdullah Öcalan önderliğinde bir otonomi kazandı ve bugünlere gelindi.
- Yani Öcalan bir süre sonra devlete verdiği sözde durmayarak MİT’ten gelen talimatlara uymadı. Denetim dışına çıkan ve katliamları artıran PKK bu kez başta ABD olmak üzere Batı ülkelerinin iştahını kabarttı. Onlar PKK’ya sahip çıktılar.
- 1980 sonrasında devletin (MİT’le ilişkisini koparma yolunda olan) Öcalan’ı yakalaması veya etkisiz hale getirmesi işten bile değildi. Ancak ortaya ABD’nin menfaatleri çıkınca iş değişti. Özellikle de 1990’larda ABD, Ortadoğu ve İran üzerinde oynamaya karar.
- Bu esnada Pkk ile ilgili Turgut Özal ne olacak canım benim babaannemde kürt diyerek Pkk’yı kürtlerin sesi olarak bir kalıba oturtur..! Abd bu oyunda Türkiye’nin çok güçlü olmasını bir tehlike olarak görmeye başladı. elindeki en önemli silah, PKK’yı Türkiye’ye karşı kullanmaktı.
- ABD’nin sahip çıkması ve verdiği lojistik destek, PKK ve Öcalan’ı daha da cesaretlendirdi. 80’lerin sonunda ABD desteğiyle büyük bir özgüven kazanan örgüt kanlı eylemlerini sürdürerek otuz binin üzerinde insanımızı öldürdü.
(1990’ların ortalarında ABD uçaklarının PKK’lılara havadan yardım malzemesi atması bunun en açık kanıtıdır.)
- Öcalan’ın MİT ajanı olduğu konusunda kesin kanıt yoksa da, (Böyle bir kanıt bulunamaz çünkü MİT, ajanları hakkında bilgi vermez) Öcalan’ın bir zamanlar eşi olan Kesire Yıldırım’ın babasının MİT mensubu olması önemli bir bilgidir. Çünkü MİT işi gereği herkesten yararlanır.
- Elinde böyle bir olanak varken Öcalan’dan da yararlanmayacağı düşünülemez. PKK’nın kuruluş aşamasında, Öcalan’ın MİT’çi kayınpederinin etkisi olmadığını söylemek herhalde mümkün değildir.
- Ülkücüleri öcalanın, Çatlının ve eymürün mitin bahçesinde top oynadıkları fotografa şiddetle karşı çıkarlarken MİT’i kimin kurduğunu, finanse ettiğini sorgulamaz, Devlet izin vermezse bu ülkede kuş uçmaz, uçamaz…
- Pkk’dan önce Öcalan, o zaman etkin bir kuruluş olan Devrimci Doğu Kültür Ocakları (DDKO) içinde çalışmıştır. DDKO o zaman tabelası olan masum bir ‘sol örgüt’ görüntüsü içindeydi, Öcalan gibi bölücülerin orada örgütlenip palazlandığının farkına bile varmamışlardı.
- Oysa PKK öncesi ‘Bölücü’ hareketin yuvalandığı önemli bir çatıydı DDKO. Öcalan illegal bir örgüt olan THKP-C içine de girerek, daha sonra kuracağı PKK için alt yapı oluşumunda destek almıştır. Öcalan, bütün bunları yaparken herhalde MİT’in kontrolü dışında kalmamış, kalamamıştır
- Diyarbakır’da ve İstanbul’da kadastro memurluğu yapacaksın.! 2 ayrı üniversiteye (İstanbul Hukuk ve Ankara Siyasal Bilgiler) kayıt yaptıracaksın… DDKO ve THKP-C gibi devletin bütünlüğünü tehdit eden örgütlerin içinde faaliyet göstererek eylemlere katılacaksın…
- Ve üstelik bir MİT görevlisinin kızıyla evli olacaksın… Ve sen istediğin gibi gezip dolaşacaksın, bu mümkün müdür?
- o dönemde üniversite öğrencilerini adam adama markaj yöntemiyle izleyen MİT böyle bir kişiye fazla dokunmaması ve PKK’nın kuruluşa giden yolu açması, bu nasıl yorumlanabilir? bu kişinin MİT tarafından izlenmediğini (ya da onun koruması altında olmadığını) iddia edin! Kim inanır?
- #İstanbul seçimini kazanmak adına cezası kesilmiş öcalan neden tekrar sahneye konur, 8 yılın ardından vatandaşları bölen Kürt, Türk diye ayrıştıran AKP KIRMIZI BÜLTENLE ARANAN OSMAN ÖCALANI TRT’ye neden çıkarır.. Pkk Tarihi ve Abdullah Öcalan; (‘Çaycı (Apo) tekrar sahalara iniyor’)
- Askeri Tıbbiye dediğimiz yurt binasına Abdullah Öcalan nasıl girip çıkıyordu, Geceleri koğuşlara gelerek yatan parkalı ve postallı kişinin Öcalan olduğunu biliyorduk. Diyor prof. Dr Suat Çağlayan.
- Kapıdan sinek uçurtulmayan bir askeri yurt binasına onun nasıl girebildiğini kendimize sorarken, babası MİT’te olan bir arkadaşımız, Öcalan’ın MİT ile ilişkisinin bulunduğunu bize söylemişti. Askeri bir yurt binasına girmesine MİT’in uyarısı ile yönetim mi göz yummuştu…
- Askeri Tıbbiyeli öğrencilerin kaldığı yurt öyle kolay girilebilen bir bina değildi. Her tarafında askerler nöbet tutardı. Üstelik bu yurttaki en küçük bir olay hemen yukarıya yansır ve askeri savcının soruşturma için yurda gelmesine yol açardı.
- Öcalan’ın MİT’le ilişkisinin neden bu kadar önemsendiğini düşünenler olabilir. Önemlidir. Çünkü eğer Öcalan ve PKK gerçekten de başlangıçta özel bir himaye görmüşlerse; 1- O zaman devleti yönetmekte olanlar Öcalan’ın önünü açarak büyük bir yanlış yapmış,
- kurulmasına göz yumdukları -bugün 35 yaşında olan- PKK’nın, 35 bin yurttaşımızın kanını içen bir canavara dönebileceğini öngörememişlerdir. 2- Öcalan’ın şizofrenik ruh durumunun, PKK’yı yönetme biçimine de yansıyabileceğini…
- Başlangıçta MİT ile uyumlu çalışmasının aldatıcı olduğunu ve bunun kolaylıkla devlet düşmanlığına dönebileceğini… Böyle dengesiz insanların ‘büyük önder’ olma tutkusuyla çok kan dökebileceğini düşünmemişlerdir.
- 3- Geçmişte yapılan bu büyük yanlış ne yazık ki, bugün Türkiye’yi yönetmekte olanlara da ders olmamıştır. Çünkü bugün AKP yönetimi, PKK’yı kan içen canavara çeviren Öcalan’a sarılmış, ondan yardım beklemektedir. #İstanbul seçimi buna en büyük örnek..
- 1978’lerde, MİT’in kontrolü altında olur diye, PKK’yı kurmasına göz yumulan Öcalan’a şimdi de-yine MİT eliyle- PKK’yı tasfiye etsin diye umut bağlayan bir yönetim vardır.
- Öcalan’ın tek istediği şey artık iddia ettiği gibi Kürt halkının kazanımları değil, kendi özgürlüğüdür. Dağda kurulmuş olan PKK Holdinginin İmralı’dan yönetildiğini sanarak Öcalan’la pazarlığa girmek AKP’nin büyük yanılgısıdır.
- Bu holdingin dağdaki, kentlerdeki ve yurtdışındaki yöneticileri egemenlik alanlarını Öcalan’ın vereceği sözlerle terk etmezler. Silah, uyuşturucu ve akaryakıt kaçakçılığı yanısıra yurt içi ve yurt dışından zorla toplanan paralar çok bacaklı bir büyük çıkar şebekesi yaratmıştır.
- Bu şebekenin çökmesi, ne PKK’nın dağ ve ova kadrosu tarafından istenir, ne de onlardan beslenen yan örgütler tarafından… Elbette bir de Öcalan’ın PKK içinde ihanetle suçlandığına dair söylentiler vardır.
- Şizofrenik ruh yapısına, kendi kişisel oportünizmini ekleyen tutuklu bir kişinin gücüne ne kadar güvenilebilir, bunu herhalde en iyi AKP bilir! Böyle bir örgütü hala kontrol altında tuttuğunu sanarak, Öcalan’la pazarlığa girmek iyi bir alış veriş olmayacaktır.
- Aslında AKP de bunu bilmektedir. Zaten Öcalan +AKP birlikteliğinin amacı PKK’yı bitirmek değildir. Öcalan’ın amacı; AKP’nin çıkarına hizmet ederek serbest kalmanın bir yolunu bulmak… AKP’nin amacı ise; Gücü azalmış olsa da Öcalan’dan yararlanmak..
- 2009 yılında açılım adı altında Türkiye Cumhuriyetini pkk ile aynı masaya oturtan Osloda, Dolma bahçede müzakere yaptıran akepe 8 yıl sonra ne olduda öcalanı gündeme oturttu…
- Ne olduda Mit elamanları devreye girdi, Yeşil hortladı.! Seçime 3 gün kala akepe neden kendi ayağına kurşun sıktı..?! 820 bin fark sadece mağdurluk üzerinden yorumlanamaz…
- Mhp’ye rağmen..!!! Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan nasıl oluyor da DEVLETİN KANALI TRT’ye çıkabilir.! İşte tüm bunlar bir kez daha Türk milletinin Kürdü, lazı, çerkezi birleştirmiş 820 bin fark doğmuştur..
- Mhp’ye rağmen..!!! Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan nasıl oluyor da DEVLETİN KANALI TRT’ye çıkabilir.! İşte tüm bunlar bir kez daha Türk milletinin Kürdü, lazı, çerkezi birleştirmiş 820 bin fark doğmuştur..
- Geldiğimiz noktada soru işaretleri oldukça fazla, bu soruların cevapları en fazla 1 yıl içinde alınır ama kesin olan bir şey varki öcalan kesinlikle bitmiştir.. Ha.. Siyonist proje k.ırak, suriye bölünmesi ülkemiz üzerindeki bop projesi figüranlarıyla beraber halen sürmektedir..
- Tarih 11 Nisan 2012.. MİT ilginç bir açıklama yapar.. Güneydoğu’daki faili meçhulleri soruşturan Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na “Çok gizli” ibareli bir yazı gönderen MİT, Yeşil’i Öcalan ile Şemdin Sakık ve Öcalan’ın getirilmesi dahil dört olayda kullandık’
- Öcalan hangi tarihte Türkiyeye getirilmişti.? Tarih.. 16 şubat 1999…! Şemdin Sakık. Hangi tarihte Yakalanıp getirildi.? PKK’nın ikinci ismi Parmaksız Zeki kod adlı Şemdin Sakık 13 Mart 1998’de Görüldüğü üzere sanıldığı gibi Yeşil 2000 yılların başına kadar kullanılıyor.
- Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın, bugüne kadar yasal yollardan yurt dışına giriş ve çıkış yapmadığı ortaya çıktı.
TÜRK DEVLETİ PKK’Yİ NEDEN KURDU
- 1970 lerde gelişen ve giderek taraf toplamaya başlayan kısaca adı KUKM olan örgüt Devleti tedirgin etmeye başlamıştı.! O zamanlar bu denli teknoloji teknik takip olmadığı için devletkendisi için tehlike arzeden KUKM’ni ancak paravan örgütle bir Kürt örgütü kurarak engelleyebilirdi. Bu paravan Kürt örgütü için, kariyer düşkünü psikopat Apo’yu ölçüp biçip yetiştirdiler. Yanına da mit Pilot Necati’yi verdiler.
- Güney doğu ve doğu illerimizde sağ-sol çatışmaları diğer illerimize göre pek olmuyordu Kürt-siyonist hareketlenmeside bunu fırsat bilerek k.ırak-suriye-iran ve Bizim illerimizi içine alan bir yapılanmanın karşısına devletin denetiminde pkk kuruldu.!
- Yukarılarda belirttiğim üzere öcalan kontrolden çıktı, akan süreçte bu seferde pkk’nın karşısına hizbullah yapısına benzer bir yapı kuruldu hata üzerine hata..
- Gelinen süreçte TSK’nın içinde yer alan değerli subayları, emniyet güçleri ve tabiki güney doğu illerimizdeki insanların devlete desteği ile pkk terörü 2002 yıllarında 0 noktasına kadar indirgendi.. Bir başka flodda umarım bu konuya değinme fırsatım olur..
Bu adamın yeşil olmasına itiraz edenlerden Kırmızı bültenle aranan Osman Öcalanın Devletin televizyonuna nasıl çıktığını Trt sorgulasın…
- Ben burada kişisel bir iddiada bulunuyorum kabul görür yada görmez… Adam yorum katıp fikir tartışması yapacağına bana parti liderini övüyor bana ne senin liderinden…
- Konuyu deşeledikçe neler çıkmıyorki.. Yaşar Okuyan: Rahmetli Türkeş, bana “Devlet Bahçeli nereden çıktı, MİT’le alakalı, bunu uzaklaştırın” demişti 1980 darbesinden önce Bahçeli diye birisi yoktu @yasarokuyan yaşayan birisi ve kendisini yakınen tanırım, yalan tek bir sözü yoktur.
- Tam bu noktada Devlet Bahçelinin Aponun mektubu hakkında açıklaması ilginç bir o kadar itiraf niteliğindedir…! 31 martta kadar hdp terörist, 23 haziranda hdp zillete destek olmasın.. Ne diyelim.. Mit’çi Mit’çiyi kollar Yada abd’nin birleştirdiği kankalarmı desek.. Derin Devletin “Paratoneri”; Devlet Bahçeli Projesi! (‘Görevi bitir ve kendini imha et’)
Yazar; T.C. Hakan TÜRE (Dağkaan) |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder