19 Şubat 2021 Cuma

7256 SAYILI KANUNLA GETİRİLEN YAPILANDIRMA İLE VERGİ KANUNLARINDA YAPILAN BAZI DÜZENLEMELER *

MDERGI/8725A.004

(ARALIK 2020 Sayı 204)

 

7256 SAYILI KANUNLA GETİRİLEN YAPILANDIRMA İLE VERGİ KANUNLARINDA YAPILAN BAZI DÜZENLEMELER *

 

İmdat   TÜRKAY

Mükellef   Hizmetleri Grup Başkanı

 

Özet

11.11.2020 tarihinde TBMM tarafından kabul edilen 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 17.11.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 7256 sayılı Kanunla başta kesinleşmiş vergi ve ceza borçları, sigorta prim borçları, idari para cezaları, öğrenim ve katkı kredisi borçları olmak üzere birçok kamu alacağının yapılandırılmasına imkan sağlanmış, yurtiçi ve yurtdışı varlıkların milli ekonomiye kazandırılması amacıyla varlık barışı düzenlemesi getirilmiş, işverenleri ve çalışanları desteklemek için çeşitli istihdam düzenlemeleri yapılmış, ayrıca gelir vergisi ve kurumlar vergisi başta olmak üzere çeşitli kanunlarında değişiklikler yapılmıştır. Çalışmamız iki bölümden oluşmakta olup birinci bölümde 7256 sayılı Kanunla getirilen kamuya borçların yapılandırılması ve özellikle de vergi ve ceza borçlarının yapılandırılması hakkında açıklamalar yapılacak; ikinci bölümde ise söz konusu Kanunla vergi kanunlarında özellikle de gelir vergisi ve kurumlar vergisi kanunlarında yapılan değişiklik ile istihdama ilişkin olarak diğer kanunlarda yapılan düzenlemelerden bahsedilecektir.

Anahtar Kelimeler: Kamuya borçların yapılandırılması, vergi ve cezalar, sigorta primi, MTV/trafik para cezası, öğrenim/katkı kredisi borcu, başvuru ve ödeme, varlık barışı, vergi kanunlarındaki değişiklikler.

 

1.  Giriş

2020 yılının son döneminde yasama organı tarafından kabul edilerek resmi gazetede yayımlanan 7256 sayılı Kanunun genel gerekçesinde de belirtildiği üzere; tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Covid-19) salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, salgın nedeniyle işçi ve işverenler üzerinde oluşan yükün sosyal devlet ilkesi gereğince paylaşılması ve giderilmesi, normalleşme sürecinde hareketlenecek ekonomik aktivitenin istihdamla desteklenmesi, istihdamda devamlılığın sağlanabilmesi amacıyla destek tedbirleri düzenlenmiştir. Ayrıca, ekonomik program hedeflerinin gerçekleştirilmesi, vergi rekabeti, vergide adalet, basitlik, etkinlik ve verimlilik ilkeleri çerçevesinde vergi kanunlarında yer alan bazı sürelerin güncellemesi yapılmıştır. Mükelleflerin gönüllü uyumunu gözeten, vergi güvenliğini güçlendiren, yatırımları ve sermaye piyasasını teşvik eden düzenlemeler yapılmıştır 1.

2020 yılının sonunda hala tüm dünyayı tehdit etmeye devam eden Koronavirüs salgınından ülke ekonomisinin olumsuz etkilenmesi sonucunda kamuya borcu olanlarda mali yönden olumsuz etkilenmiştir. Vergi mükellefleri başta olmak üzere devlete borcu olan kişi ve kuruluşlarda bu dönemde ödeme güçlüğü yaşamışlar ve özellikle vergi borçları ve idari para cezalarında ödeme güçlüğü yaşamışlardır. Yasama organı salgın sürecinde kamuya borcu olanların yaşadığı sıkıntıları dikkate alarak bir düzenleme yapmış ve kamuya borcu olanlara bir ödeme kolaylığı getirmiştir. TBMM tarafından kabul edilen 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 17 Kasım 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Söz konusu Kanunla; kesinleşmiş kamu alacakları yeniden yapılandırılmakta, 193 sayılı GVK'ya eklenen bir madde ile yeni bir varlık barışı düzenlemesi ihdas edilmekte, istihdama ilişkin düzenlemeler yapılmakta, gelir vergisi kanunu, kurumlar vergisi kanunu ve katma değer vergisi kanununda değişiklikler yapılmıştır.

Bilindiği üzere, son dönemlerdeki yapılandırma kanunları olan 6736, 7020 ve 7143 sayılı Kanunlarda yer alan düzenlemeler veri mükellefleri açısından birikmiş vergi borçlarının yapılandırılması yanında, diğer birçok düzenlemeyi (matrah artırımı, ihtilaflı borçlar, stok affı, kayıtların düzeltilmesi gibi) de içeriyordu. 7256 sayılı Yapılandırma Kanununda ise temel düzenleme kesinleşmiş vergi ve cezalara ilişkin borçların düşük bir faizle peşin veya taksitle ödenmesine imkan sağlanmasıdır. 7256 sayılı Kanunla getirilen düzenleme, Cumhuriyet tarihi boyunca yayınlanan otuz altıncı vergi affı veya birikmiş vergi borçlarının yapılandırılması düzenlemesi olarak yerini almaktadır. Toplumun deyişiyle vergi affı ancak biz maliyecilerin deyişiyle birikmiş vergi ve ceza borçlarının yapılandırılması kanunlarına karşı olanlar olduğu gibi, bu tarz düzenlemeleri savunanlarda bulunmaktadır. Toplumsal vergi bilinci ve vergiye gönüllü uyum açısından bakılırsa bu düzenlemeler vergiyi düzenli ödeyen mükelleflerin vergiye gönüllü uyumlarına zarar vermektedir. Ancak, birde reel bir gerçeklik vardır ki o da 2020 yılını adeta esir alan salgın sürecinde mali yönden sıkıntıya giren mükellef sayısının çok fazla olduğudur.

 

2.  Yapilandırma Kanunu Kapsamındaki Borçların Ödenmesi

11.11.2020 tarihinde TBMM tarafından kabul edilen 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile başta vergi ve sigorta prim borçları olmak üzere birçok kamu alacağına sağlanan kolaylıklarla peşin veya taksitler halinde ödeme imkanı getirilmiştir. 7256 sayılı Kanunla, birikmiş vergi/ceza borçları ile diğer bazı alacakların yapılandırılmasına ilişkin hükümler ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin hükümler düzenlenmektedir. Gelir vergisi, kurumlar vergisi, geçici vergi, katma değer vergisi, gelir stopaj vergisi, özel tüketim vergisi gibi birikmiş vergi/ceza borcu olan mükellef ile ödenmemiş motorlu taşıtlar vergisi, trafik para cezası ile idari para cezası borcu olan milyonlarca mükellefe ve kişiye önemli kolaylıklar getiren 7256 sayılı Yapılandırma Kanunu yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Vergi mükellefleri açısından olaya bakarsak, Yapılandırma Kanunu ile Vergi Usul Kanunu kapsamına giren 31/8/2020 tarihinden önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları; 2020 yılına ilişkin olarak 31/8/2020 tarihinden önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları; 31/8/2020 tarihinden önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları ile motorlu taşıtlar vergisi, 31/8/2020 tarihinden önce verilen trafik para cezaları ve diğer idari para cezaları ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen asli ve fer'i amme alacakları yapılandırma kapsamına girmektedir. Kesinleşmiş ve ödenmemiş vergi ve cezalara ilişkin borçların yanında Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesi gereken sigorta prim borçları da yapılandırma kapsamında ödenebilecektir. Yapılandırmadan faydalanmak isteyen gerçek ve tüzel kişi mükellefler, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 31 Aralık 2020 tarihine kadar ilgili birimlere başvuruda bulunmaları gerekmektedir. Yapılandırılan borçlar peşin veya taksitler halinde 6, 9, 12 ve 18 taksitte ödenebilecektir. İlk taksit ödemeleri; vergi ve cezalar için Ocak 2021 tarihinde, sigorta prim borçları için ise Şubat 2021 tarihinde ödenmeye başlanacaktır.

Bu bölümde genel olarak yapılandırma kapsamındaki alacaklardan bahsedildikten sonra yapılandırma kapsamındaki vergi ve vergi cezaları, motorlu taşıtlar vergisi ve trafik para cezaları, diğer idari para cezaları ile öğrenim ve katkı kredisi borçlarının ne şekilde bu ödeme kolaylığından yararlanacakları incelenecektir.

2.1. Yapılandırma Kanunu Kapsamına Giren Borçlar

7256 sayılı Yapılandırma Kanunu kapsamında olan kamu alacakları şöyledir:

-    31/8/2020 tarihinden önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları,

-    2020 yılına ilişkin olarak 31/8/2020 tarihinden önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları,

-    31/8/2020 tarihinden önce yapılan tespitlere ilişkin olarak vergi aslına bağlı olmayan vergi cezaları,

-    31/8/2020 tarihinden önce verilen idari para cezaları 2,

-    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında takip edilen asli ve fer'i amme alacakları (adli para cezaları hariç),

-    31/8/2020 tarihinden önce 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve ilgili diğer kanunlar kapsamında gümrük yükümlülüğü doğan ve Ticaret Bakanlığına bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen gümrük vergileri, idari para cezaları, faizler, gecikme faizleri, gecikme zammı alacakları,

-    Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayımı tarihine veya bu Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;

-  5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-  2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri ve topluluk sigortası primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    -31/8/2020 tarihine kadar bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    31/8/2020 tarihine kadar yapılan tespitlere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezaları ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    İlgili kanunları gereğince takip edilen 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı ile bunlara bağlı gecikme zammı alacakları,

-    İl özel idarelerinin, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan asli ve fer'i amme alacakları,

-    Belediyelerin; 213 sayılı Kanun kapsamına giren ve 31/8/2020 tarihinden önceki dönemlere, beyana dayanan vergilerde bu tarihe kadar verilmesi gereken beyannamelere ilişkin vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları, 2020 yılına ilişkin olarak 31/8/2020 tarihinden önce tahakkuk eden vergi ve bunlara bağlı vergi cezaları, gecikme faizleri, gecikme zamları, bunların dışında kalan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan asli ve fer'i amme alacakları,

-    2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97 nci maddesine göre tahsili gereken ve vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ücret alacakları ile bunlara bağlı fer'i alacakları,

-    5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamındaki belediyelerin su abonelerinden olan ve vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan su, atık su ve katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer'i alacakları,

-    Büyükşehir belediyelerinin, 2872 sayılı Çevre Kanununun 11 inci maddesine göre vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan katı atık ücreti alacakları ile bunlara bağlı fer'i alacakları,

-    2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamındaki büyükşehir belediyeleri su ve kanalizasyon idarelerinin, vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan su ve atık su bedeli alacakları ile bu alacaklara bağlı faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı gibi fer'i alacakları,

-    Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıklarının (YİKOB) vadesi 31/8/2020 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen asli ve fer'i amme alacakları.

Yukarıda da belirtildiği üzere Yapılandırma Kanunu ile kesinleşmiş vergi ve diğer borçlara, MTV ve trafik para cezalarına, ecrimisil, öğrenim ve katkı kredisi borçlarına, KKDF gibi borçlara, trafik, karayolu taşıma, otoyollar ve köprülerden geçiş ihlali gibi idari para cezalarına ödeme kolaylıkları getirilmiştir. Ayrıca, Gümrük Kanunu kapsamındaki borçlar, Sosyal Güvenlik Kurumuna, il özel idarelerine, belediyelere, 2560 sayılı Kanun kapsamındaki borçlar ile Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıklarına olan borçlar da düzenleme kapsamındadır. Sosyal güvenlik primleri ve bunlara ilişkin idari para cezaları, gecikme cezaları ve faiz zamları da yapılandırma kapsamında ödenebilecektir. Böylece, il özel idarelerine olan borçlar, emlak vergisi, çevre temizlik vergisi, ilan ve reklam vergisi, diğer vergi ve harçlar, su, atık su, katı atık ücretleri, yol katılım payları, muhtelif ücretlerden kaynaklı kurum alacakları ve zam ve faizleri de yapılandırılabilecektir. Ayrıca, TOBB, TESK, Türkiye Barolar Birliği, TÜRMOB, ihracatçı birliklerinin aidat ödemeleri de yapılandırmaya dahil bulunmaktadır.

2.2. Birikmiş Vergi/Ceza Borçlarına Getirilen Ödeme Kolaylığı

7256 sayılı Kanunla getirilen bazı alacakların yeniden yapılandırılmasına ilişkin hükümler, 31 Ağustos 2020 (bu tarih dahil) öncesindeki kesinleşmiş alacaklarla sınırlı bulunmaktadır. Yani, kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar düzenleme kapsamına dahil edilmemiştir. Olaya vergi ve ceza borçları açısından bakarsak, Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergiler ve vergi cezaları ile bunlara bağlı gecikme faizleri, gecikme zamları gibi fer'i alacakları yapılandırma kapsamında bulunmaktadır. Ancak temel kriter alacağın kesinleşmiş olması gerekmektedir, ihtilaflı alacaklar kapsam dahilinde değildir. Bir alacağın kesinleşmiş olarak kabul edilmesi için Kanunun yayımı tarihi olan 17.11.2020 tarihi itibarıyla; ilk derece yargı mercileri nezdinde dava açma süresi geçmiş olması, itiraz/istinaf veya temyiz süreleri geçmiş olması, idari para cezalarına ilişkin idari yaptırım kararlarına karşı dava açma süresinin geçmişmiş olması ve uzlaşma hükümlerinden yararlanma süresi geçmiş veya uzlaşılmış ve kesinleşmiş olması gerekmektedir. Bu kapsamda örneğin Kanunun yayımlandığı 17.11.2020 tarihi itibariyle uzlaşılmış bir vergi ve vergi ziyaı cezası Kanun kapsamında yapılandırmadan yararlanabilecektir.

Yapılandırma imkanından yararlanmak isteyen borçlular vergi dairelerine;

-    31 Ağustos 2020 tarihinden (bu tarih dâhil) önceki dönemlere ait vergi, resim, harç ve bunlara ilişkin cezalar ile gecikme faizi ve gecikme zammı alacakları,

-    31 Ağustos 2020 tarihinden (bu tarih dâhil) önce verilen askerlik, seçim, trafik, nüfus, karayolu taşıma, otoyollar ve köprülerden ihlalli geçiş, gibi idari para cezaları,

-    Kanunun yayımlandığı 17/11/2020 tarihi itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş olan vergi dışındaki diğer amme alacaklarından takip için vergi dairelerine intikal edenler (ecrimisil, öğrenim ve katkı kredisi alacakları gibi),

için başvurabileceklerdir. Kesinleşmiş borçlarda;

-    Borç asıllarının tamamının,

-    Gecikme faizi ve zammı yerine Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi) oranları esas alınarak güncellenen tutarın,

-    Vergi aslına bağlı olmayan cezaların (usulsüzlük ve özel usulsüzlük) %50'sinin,

ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda;

-    Vergi aslına bağlı olan (vergi ziyaı cezası) cezaların tamamının,

-    Vergi aslına bağlı olmayan cezaların (usulsüzlük ve özel usulsüzlük) kalan %50'sinin,

-    Gecikme faizi ve zammı gibi fer'i alacakların tamamının,

tahsilinden vazgeçilecektir.

7143 sayılı Kanuna göre yapılandırılan ve bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla anılan Kanun kapsamında ödemeleri devam eden alacaklar açısından, borçlular talep etmeleri hâlinde bu Kanun hükümlerinden yararlanılabilecektir. 6183 sayılı Kanun kapsamında tecili devam eden borçların da yeniden yapılandırılması mümkün bulunmaktadır. Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince takip edilmekte olan ve vadesi 31/12/2014 tarihinden önce olduğu hâlde bu Kanunun yayımı tarihi olan 17/11/2020 itibarıyla ödenmemiş olan ve 6183 sayılı Kanun kapsamına giren her bir alacağın türü, dönemi, asılları ayrı ayrı dikkate alınmak suretiyle tutarı 100 Türk lirasını aşmayan asli alacakların ve tutarına bakılmaksızın bu asıllara bağlı fer'i alacakların, aslı ödenmiş fer'i alacaklardan tutarı 200 Türk lirasını aşmayanların tahsilinden vazgeçilecektir.

2.3. Motorlu Taşıtlar Vergisi ve Trafik Para Cezası Borçlarında Yapılandırma

Ödenmemiş motorlu taşıtlar vergisi ve trafik para cezaları da yapılandırma kapsamında peşin veya taksitler halinde ödenebilecektir. Buna göre 31 Ağustos 2020 tarihinden önce;

-    Tahakkuk eden MTV ile bu vergiye bağlı gecikme faizleri ve zamları,

-    Verilen trafik para cezaları ve faizleri,

-    Verilen karayolu taşıma idari para cezaları ile otoyollar ve köprülerden ihlalli geçiş idari para cezaları,

bu Kanun kapsamında yapılandırılabilecektir. 31 Ağustos 2020 tarihinden (bu tarih dahil) öncesine ait MTV ve TPC borçlarının yapılandırılarak;

-    MTV aslının tamamı ile birikmiş gecikme faizi ve zammı yerine Yİ-ÜFE oranları esas alınarak hesaplanan tutarın,

-    Trafik para cezası tutarı ile birikmiş faizler yerine, Yİ-ÜFE oranları esas alınarak hesaplanan tutarın,

-    Karayolu taşıma idari para cezaları ile birikmiş faizler yerine, Yİ-ÜFE oranları esas alınarak hesaplanan tutarın,

ödenmesi halinde;

-    MTV'ye ilişkin vergi ziyaı cezası ile gecikme faizi ve zammı,

-    Trafik para cezalarına uygulanan aylık % 5 faiz,

-    Karayolu taşıma idari para cezalarına uygulanan aylık % 5 faizlerin,

tahsilinden vazgeçilecektir.

Birden fazla araç sahibi olanların her bir araç için ayrı ayrı yapılandırma başvurusunda bulunması gerekmektedir. Kanun kapsamında yapılandırılan tutarların tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde peşin olarak ödenmesi halinde;

-    Bu tutarlara katsayı uygulanmayacaktır.

-    Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan % 90 indirim yapılacaktır.

-    İdari Para Cezası aslından %25 indirim yapılacaktır.

Ödemelerin 1 Şubat 2020 (31/1/2020 tarihi Pazar gününe rastladığından) tarihi mesai bitimine kadar (bu tarih dahil) yapılması gerekmektedir.

Yapılandırılan tutar seçilen taksit sayısına (6, 9, 12 veya 18 taksit) bağlı olarak belirlenen katsayı oranlarında artırılarak; ilk taksit 1 Şubat 2020 tarihi mesai bitimine kadar (bu tarih dâhil) kalan taksitler de ikişer aylık dönemler halinde ödenecektir. Taksitle ödeme seçeneği tercih edilerek, yapılandırılan alacağa ilişkin ilk taksitin süresinde ve tam olarak ödenmiş olması şartıyla kalan taksitlerin tamamının ikinci taksit ödeme süresi içinde (31 Mart 2020) ödenmesi halinde;

-    Bu tutarlara katsayı uygulanmayacaktır.

-    Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan % 50 indirim yapılacaktır.

-    İdari Para Cezası aslından %12,5 indirim yapılacaktır.

Yapılandırma hükümlerinin ihlal edilmemesi şartıyla taksitlendirme süresi sonuna kadar taşıtların fenni muayenelerinin yaptırılmasına ve uçuşa elverişli belgelerinin alınabilmesine imkan verilmektedir.

2.4. Öğrenim ve Katkı Kredisi Borçlarına Ödeme Kolaylığı  

7256 sayılı Kanun ile öğrenim ve katkı kredisi borcu olanlardan, Kanunun yayımlandığı 17.11.2020 tarihi itibari ile kesinleşmiş olan vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş olanlar yapılandırma imkânlarından yararlanabilecektir. Yapılandırma kapsamındaki öğrenim ve katkı kredisinin;

-    Borç asılları ile,

-    Gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE oranı esas alınarak güncellenen tutarının,

ödenmesi halinde, birikmiş gecikme zammının tamamının tahsilinden vazgeçilecektir. Kanun kapsamında hesaplanan tutarlar, borçlunun tercihine göre taksitler halinde veya peşin olarak ödenebilecektir. Peşin ödemelerde yapılandırılan borçlara herhangi bir katsayı veya faiz uygulanmayacaktır. Ödemelerin 1 Şubat 2021 tarihi (31/01/2021 tarihi Pazar gününe rastladığından) mesai bitimine kadar yapılması gerekmektedir. Peşin ödemelerde, Yİ-ÜFE oranları esas alınarak hesaplanan tutardan % 90 indirim yapılacaktır.

Yapılandırılan tutar taksitle ödenmek istenmesi halinde başvuru sırasında 6, 9, 12 veya 18 eşit taksitte ödeme seçeneklerinden biri seçilebilecektir. Seçilen taksit sayısına bağlı olarak belirlenen katsayı oranında artırılır. İlk taksit 1 Şubat 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar, kalan taksitler de takip edilen ikişer aylık dönemler halinde ödenecektir. Taksitle ödeme seçeneği tercih edilerek, yapılandırılan alacağa ilişkin ilk taksitin süresinde ve tam olarak ödenmiş olması şartıyla kalan taksitlerin tamamının ikinci taksit ödeme süresi içinde (31 Mart 2021) ödenmesi halinde; bu tutarlara katsayı uygulanmayacak ve Yİ-ÜFE oranında hesaplanan tutardan % 50 indirim yapılacaktır.

2.5. İdari Para Cezalarında İndirim ve Ödeme Kolaylığı

31/8/2020 tarihinden önce verilen idari para cezaları yapılandırma kapsamında bulunmaktadır. Bu kapsamda, 31 Ağustos 2020 tarihinden (bu tarih dâhil) önce verilen; trafik idari para cezası, karayolları taşıma idari para cezası, askerlik para cezası, seçim para cezası, nüfus para cezası, otoyollar ve köprülerden ihlalli geçiş para cezası ve RTÜK tarafından verilen para cezaları bu kapsamda yapılandırılabilecektir.

Ancak, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanuna göre verilen idari para cezaları ile 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlarca verilen idari para cezaları kanun kapsamında bulunmamaktadır. Buna göre, halen salgın sürecinde uygulanmakta olan maske takmama nedeniyle kesilen idari para cezaları yapılandırma kapsamında ödenemeyecektir. Vadesi geldiği halde ödenmemiş ya da ödeme süresi henüz geçmemiş;

-    İdari para cezalarının tamamı,

-    Faiz, gecikme faizi ve zammı gibi fer'i alacaklar yerine Yİ-ÜFE oranları esas alınarak güncellenen tutar,

tahsil edilecektir. Bu durumda, faiz, gecikme faizi ve zammı gibi fer'i alacakların tamamı silinerek tahsilinden vazgeçilecektir. 6183 sayılı Kanuna göre vergi dairelerince takip edilen ve 31 Ağustos 2020 tarihinden (bu tarih dâhil) önce verilen; askerlik para cezası, seçim para cezası, nüfus para cezası, trafik idari para cezası, karayolları taşıma idari para cezası, otoyollar ve köprülerden ihlalli geçiş para cezası, RTÜK tarafından verilen para cezaları da yapılandırma kapsamında ödenebilecektir.

Yapılandırılan idari para cezalarının tamamı; ilk taksit ödeme süresi içinde ödenirse ceza aslından %25 indirim, taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla ikinci taksit ödeme süresi içinde kalan taksitlerin tamamının ödenmesi durumunda ise ceza aslından %12,5 indirim yapılacaktır. Yapılandırılan borcun; tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi halinde fer'i alacaklar yerine hesaplanan Yİ-ÜFE tutarının %90'ından, taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla ikinci taksit ödeme süresi içinde (31 Mart 2021) kalan taksitlerin tamamının ödenmesi halinde ise %50'sinden vazgeçilecektir.

2.6. Yapılandırmaya Başvuru Yeri ve Süresi

Yapılandırma kapsamında vergi, ceza, MTV, trafik para cezası ve diğer idari para cezalarını ödemek isteyenler başvurularını;

-    Gelir İdaresi Başkanlığı internet adresi (www.gib.gov.tr) üzerinden,

-    Bağlı olunan vergi dairesine şahsen veya posta yoluyla,

-    e-Devlet (www.turkiye.gov.tr) üzerinden,

yapılabilecektir. Motorlu taşıtlar vergisi ve/veya taşıtla ilişkili idari para cezaları için bulundukları ildeki/ilçedeki motorlu taşıtlar vergisini tahsile yetkili vergi dairelerine de başvuru yapabileceklerdir. Başvuruların 31 Aralık 2020 tarihine kadar yapılması gerekmektedir. Mükelleflerin aynı süre içinde mevcut ihtilaflardan da vazgeçmesi gerekmektedir. Birden fazla vergi dairesine borcu olanlar, her bir vergi dairesine ayrı ayrı başvuracaklardır. Borçlular, kapsama giren toplam borçları için başvurabilecekleri gibi talep ettikleri dönem ve türler açısından da Kanundan yararlanabileceklerdir. Ancak, motorlu taşıtlar vergisi mükelleflerinin, her bir taşıt itibarıyla hesaplanacak toplam borç tutarı için başvuruda bulunmaları zorunludur. Gelir İdaresinin www.gib.gov.tr internet sayfası üzerinden Kanundan yararlanmak için başvuruda bulunan borçluların, yararlanmak istedikleri borçlarıyla ilgili davalar bulunması hâlinde ilgili vergi dairesine ayrıca yazılı olarak da başvurmaları şarttır.

2.7. Yapılandırılan Borçların Peşin Ödemenin Avantajları ile Taksitle Ödeme İmkanı

Vergi ve ceza borçları, MTV, idari para cezası, öğrenim ve katkı kredisi borçları gibi kapsam dahilindeki borçlar için yapılandırma başvurusunda bulunan borçlular, yapılandırılan borçlarını, tercihe göre peşin veya taksitler halinde ödeyebileceklerdir.

-    Peşin ödemeler, ilk taksit ödeme süresinin son günü olan 1 Şubat 2021 (31/01/2021 tarihi Pazar gününe rastladığından) tarihine (bu tarih dâhil) kadar yapılacaktır.

-    Peşin ve ilk iki taksit ödeme süresi içindeki ödemelerde, yapılandırılan borçlara herhangi bir katsayı uygulanmayacaktır.

-    Yapılandırılan borcun; tamamının ilk taksit ödeme süresi içinde ödenmesi halinde fer'i alacaklar yerine hesaplanan Yİ-ÜFE tutarının %90'ından, taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla ikinci taksit ödeme süresi içinde (31 Mart 2021) kalan taksitlerin tamamının ödenmesi halinde ise %50'sinden vazgeçilecektir.

Yapılandırmanın devam edebilmesi için, ilk iki taksitinin tam ve süresinde ödenmesi şarttır. Ayrıca, taksitlerden bir takvim yılında en fazla iki tanesinin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hali Kanunun ihlal nedeni sayılmayacaktır. Bu durumda, diğer taksitler ilgili dönemlerinde ödenebilecektir. Süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarları ise en geç son taksiti (peşin ödeme seçeneğinin tercih edilmesi halinde ilk taksiti) izleyen ay sonuna kadar ödenecek ve ödemede gecikilen süre için gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.

Yapılandırılan idari para cezalarının tamamı; ilk taksit ödeme süresi içinde ödenirse ceza aslından %25 indirim, taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla ikinci taksit ödeme süresi içinde kalan taksitlerin tamamının ödenmesi durumunda ise ceza aslından %12,5 indirim yapılacaktır. Yapılandırılan alacak sadece fer'i alacak ise hesaplanan Yİ-ÜFE tutarı ilk taksit içinde ödenirse %50 indirim; taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla ikinci taksit ödeme süresi içinde kalan taksitlerin tamamının ödenmesi durumunda ise %25 indirim yapılacaktır.

Yapılandırılan borçların taksitle ödenmek istenmesi halinde başvuru sırasında 6, 9, 12 veya 18 eşit taksitte ödeme seçeneklerinden biri seçilebilecek ve ilk taksit 1 Şubat 2021 (31/01/2021 tarihi Pazar gününe rastladığından) tarihine (bu tarih dâhil) kadar, kalan taksitler de ikişer aylık dönemler halinde ödenecektir. Taksitle ödeme durumunda, yapılandırılmış borçlara; 6 taksitte 12 ayda yapılacak ödemelerde 1,045, 9 taksitte 18 ayda yapılacak ödemelerde 1,083, 12 taksitte 24 ayda yapılacak ödemelerde 1,105, 18 taksitte 36 ayda yapılacak ödemelerde ise 1,150 katsayılar oranında artırılarak tahsil edilecektir.

2.8. Vergi/Ceza Borçlarının Yapılandırmasının Genel Değerlendirmesi

7256 sayılı Yapılandırma Kanunuyla, başta vergi ve vergi cezası borçları olmak üzere, kamuya ait borçların çok önemli kolaylıklarla ödenmesine imkan sağlanmıştır. Öncelikle belirtmek gerekirse getirilen düzenleme, mevcut birikmiş borçların peşin veya taksitler halinde ödenmesi halinde borç sahiplerine büyük oranlarda ödeme kolaylığı sağlamaktadır. Bu düzenleme vergi affı değildir, sadece kesinleşmiş ve ödenmemiş vergi/ceza borçları ile diğer borçların düşük faizle peşin veya taksitler halinde yapılandırılmasıdır. Özetlemek gerekirse;

-    Vergi dairesine ödenmemiş vergi ve diğer borçların gecikme zamları ve faizlerinde Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi) oranında güncelleme yapılması, 

-    Vergi aslına bağlı cezaların (vergi ziyaı) tamamen silinmesi,

-    Vergi aslına bağlı olmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının %50'sinin silinmesi,

-    Ödenmemiş MTV aslının tamamı ile bu vergiye bağlı gecikme faizleri ve zamlarında Yurt İçi ÜFE oranında güncelleme yapılması,

-    Öğrenim ve katkı kredisinin asılları ile bu vergiye bağlı gecikme zamlarında Yurt İçi ÜFE oranında güncelleme yapılması,

-    Peşin ödemelerde Yurt İçi ÜFE oranında hesaplanan tutardan ayrıca %90 indirim,

-    Trafik para cezaları ve diğer idari para cezalarının peşin ödenmesi halinde asıllarında %25 indirim,

-    Taksitli ödeme seçeneği tercih edilmesi halinde ilk taksitin süresinde ödenmesi şartıyla, ikinci taksit ödeme süresi içinde geri kalan taksitlerin tamamının ödenmesi halinde; yurt İçi ÜFE oranında hesaplanan tutardan ayrıca %50 indirim, trafik para cezaları ve diğer idari para cezaları asıllarında %12,5 indirim,

-    Yapılandırılan tutarların peşin veya ikişer aylık dönemlerde 6, 9, 12, 18 eşit taksitler halinde ödenmesi,

-    Yapılandırılan borçları anlaşmalı bankaların banka kartı ve kredi kartı ile ödeme,

-    Vadesi 31/12/2014 tarihinden önce olan 100 TL ve altındaki borçların silinmesi,

-    7143 sayılı Kanun kapsamında devam eden borçların yeniden yapılandırılması,

-    6183 sayılı Kanun kapsamında tecili devam eden borçların yeniden yapılandırılması,

gibi çok önemli imkanlar getirilmektedir.

6183 sayılı Kanuna göre, süresinde ödenmeyen kamu alacaklarına aylık % 1,6 (yıllık % 19,2) oranında gecikme zammı uygulanmakta ve bu alacaklar vergi dairelerince cebren tahsil edilmektedir. Salgın sürecinde büyük bir mükellef grubu yaşadığı mali sıkıntı nedeniyle birikmiş vergi ve ceza borcunu ödeyememiştir. Bu nedenle, vergi dairesine borcu olanların aylık %1,6 olan gecikme zammından kurtulmak için bu yapılandırma imkanından yararlanmaları büyük kolaylık sağlayacaktır. Bu nedenle, birikmiş vergi ve ceza borcu olup getirilen imkanlardan yararlanmak isteyen borçluların 31/12/2020 tarihine kadar ilgili idareye başvuruda bulunmaları gerekmektedir.

Hazine ve Maliye Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, il özel idarelerine, belediyelere ve YİKOB'lara bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksitini Ödemelerin 1 Şubat 2020 (31/1/2020 tarihi Pazar gününe rastladığından)  tarihine kadar, Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ise ilk taksitini 28/2/2021 tarihine kadar, diğer taksitlerini ise bu tarihleri takip eden ikişer aylık dönemler hâlinde azami on sekiz eşit taksitte ödemeleri şarttır.

2.9. 7256 Sayılı Kanun Uyarınca SGK Alacaklarının Yapılandırılması Hakkında 2020/45 Sayılı SGK Genelgesi

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 18.11.2020 tarihli ve 2020/45 sayılı SGK Genelgesi yayımlanmış bulunmaktadır. Anılan Genelgede 11/11/2020 tarih ve 7256 sayılı Kanunla SGK tarafından  6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen, 2020/Ağustos ve önceki aylara ait olup Kanunun yayım tarihi olan 17/11/2020 tarihi veya Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği halde ödenmemiş olan SGK alacakları ile takip ve tahsili SGK'ya verilen alacakların yapılandırıldığı belirtilerek, 7256 sayılı Kanununda yer alan ve SGK'ya ait alacakların yapılandırılmasına ilişkin hükümlere yer verilmiştir.

Söz konusu Genelgede yapılandırma kapsamındaki SGK alacakları belirtilmiş olup, buna göre Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen ve bu Kanunun yayım tarihine veya bu Kanunun ilgili hükümlerinde belirtilen sürelerin sonuna kadar tahakkuk ettiği hâlde ödenmemiş olan;

-    31/5/2006 tarihli ve  5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan, 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta primleri ve topluluk sigortası primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) bitirilmiş olan özel nitelikteki inşaatlar ile ihale konusu işlere ilişkin yapılan ön değerlendirme, araştırma veya tespit sonucunda bulunan eksik işçilik tutarı üzerinden hesaplanan sigorta primi ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    31/8/2020 tarihine kadar (bu tarih dâhil) yapılan tespitlere ilişkin olup ilgili kanunları uyarınca uygulanan idari para cezaları ile bunlara bağlı gecikme cezası ve gecikme zammı alacakları,

-    İlgili kanunları gereğince takip edilen 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı ile bunlara bağlı gecikme zammı alacakları,

hakkında 7256 sayılı Yapılandırma Kanunu hükümleri uygulanacaktır. Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil daireleri tarafından takip edilen alacaklardan 2020 yılı Ağustos ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımı tarihinden önce tahakkuk ettiği hâlde bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ödenmemiş olan SGK alacakları söz konusu Genelgede ayrıntılı olarak açıklanmış bulunmaktadır.

Özetlemek gerekirse;

-    5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi,

-    Bu Kanuna göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenmesi imkânı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi,

-    Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ilgili kanunları gereğince takip edilen damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı,

asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımı tarihine (17.11.2020) kadar geçen süre için Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi hâlinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer'i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilecektir.

Yapılandırma kapsamındaki alacaklar, gecikme cezası ve gecikme zammı yerine Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi Değişim Oranı) ile güncellenmek suretiyle ödenecektir. Peşin ödemelerde hesaplanan Yİ-ÜFE'nin %90'ı, iki taksitle ödemede ise %50'si silinecektir. Yapılandırmadan yararlanmak için 31.12.2020 tarihine kadar başvuruda bulunulması ve ilk taksiti en son 01.03.2021'e kadar ödenmesi gerekmektedir.

İşverenler başvurularını e-Sigorta kanalıyla internet üzerinden yapabilecekleri gibi, elden ya da posta yoluyla bağlı bulundukları SGK il müdürlüğüne veya Sosyal Güvenlik Merkezine de yapabileceklerdir. Başta Bağ-Kur sigortalıları olmak üzere primini kendi ödeyen vatandaşların yapılandırma müracaatlarını e-devlet üzerinden yapmaları mümkün bulunmaktadır. Primini kendi ödeyen diğer sigortalılar sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine elden ya da posta yoluyla yapılandırma başvurusunda bulunmaları da yeterli olacaktır. Ayrıca genel sağlık sigortası borçları için ise başvuru şartı aranmayacak, tüm borçlar otomatik olarak SGK tarafından yapılandırılacaktır. SGK alacaklarının yapılandırılmasına ilişkin olarak başvuru, ödeme ve diğer hususlar için söz konusu Genelgeye bakılmasında fayda vardır.

2.10. Yurtdışı/Yurtiçi Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması

193 sayılı GVK'ya eklenen geçici 93. maddeye göre, yurt içi ve yurt dışı bazı varlıkların (para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar) 30.06.2021 tarihine kadar milli ekonomiye kazandırılması durumunda vergi alınmayacak ve vergi incelemesi yapılmayacaktır. Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, bu maddedeki hükümler çerçevesinde, 30/6/2021 tarihine kadar Türkiye'deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebileceklerdir. Söz konusu varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya fınansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/6/2021 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilecektir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye'ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılacaktır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler, bu madde kapsamında Türkiye'ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebileceklerdir.

Öte yandan, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, 30/6/2021 tarihine kadar vergi dairelerine bildirilebilecektir. Bildirilen söz konusu varlıklar, 30/6/2021 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebilecektir. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecektir. Bildirilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulmak suretiyle işletme kayıtlarına alınması hâlinde, sermaye artırım kararının bildirim tarihi itibarıyla alınmış olması ve söz konusu kararın bildirim tarihini izleyen onuncu ayın sonuna kadar ticaret siciline tescil edilmesi kaydıyla, bu madde hükümlerinden faydalanılabilecektir.

Türkiye'ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir. Bu kapsamda bildirilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye'ye getirilmesi veya Türkiye'deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır.

 

3. 7256 Sayılı Kanunla Vergi ve Diğer Kanunlarda Yapilan Düzenlemeler

Bilindiği üzere, 7256 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeler iki bölümden oluşmakta olup bunlar devletin bazı alacakların yeniden yapılandırılması ile vergi ve istihdama ilişkin bazı kanunlarda değişiklik yapılması şeklindedir. Bu bölümde, öncelikle vergi kanunlarında yapılan değişiklikler daha sonra da istihdama ilişkin yapılan düzenlemelerden bahsedilecektir.

3.1. Gelir Vergisi Kanununa İlişkin Olarak Yapılan Düzenlemeler

3.1.1. Vergiden Muaf Esnaf Hükümlerinde Yapılan Değişiklik

Yapılan düzenlemeyle, evlerinde ürettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satışım yapanlar belirli şartlarla gelir vergisi muafiyeti kapsamına alınmıştır. 7256 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun vergiden muaf esnafı düzenleyen 9 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen (10) numaralı bentle; ayrı bir iş yeri açmaksızın oturdukları evlerde, sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine ve alet kullanmaksızın imal ettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanlar belirli şartlar dahlinde gelir vergisi muafiyeti kapsamına alınmıştır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Buna göre; ayrı bir iş yeri açmaksızın ve sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine ve alet kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanlar vergiden muaf esnaf kapsamına alınmıştır. Bu bent kapsamında esnaf muaflığından faydalanılabilmesi için Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi alınması, Türkiye'de kurulu bankalarda bir ticari hesap açılması ve tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi şarttır. Bankalar, bu bent kapsamında açılan ticari hesaplara aktarılan tutarlar üzerinden, aktarım tarihi itibarıyla %4 (bir ve üzeri işçi çalıştırıldığı durumda %2) oranında gelir vergisi tevkifatı yapmak ve 193 sayılı GVK'nın 98 ve 119 uncu maddelerdeki esaslar çerçevesinde beyan edip ödemekle yükümlüdür. İstihdama bağlı indirimli oranın uygulanması için ilgili ayda bir işçinin en az on gün süreyle çalıştırılması gerekir. Bu hasılat tutarı üzerinden ayrıca GVK'nın 94 üncü maddesi kapsamında tevkifat yapılmayacaktır.

Bu bent kapsamında elde edilen hasılatın 220.000 Türk lirasını aşması hâlinde, mükellef izleyen takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilir ve tekrar bu muafiyetten faydalanamaz. Bentte yer alan hasılat koşulu dışındaki diğer şartların ihlal edildiğinin tespit edilmesi hâlinde muafiyetten faydalanılamaz ve zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası kesilmek suretiyle gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur. Bentte yer alan oranları ve tutarı, yarısına kadar indirmeye ve iki katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir. 7256 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle, yukarıda yer alan düzenlemeye ilişkin olarak 193 sayılı GVK'nın mükerrer 123 üncü maddesinin (2) numaralı fıkrasına "Kanunun" ibaresinden sonra gelmek üzere "9/10," ibaresi eklenmek suretiyle; 15 inci maddeyle getirilen esnaf muafiyetine ilişkin düzenlemede yer alan hasılat tutarının her yıl yeniden değerleme oranı kapsamında güncellenmesi amaçlanmıştır.

3.1.2. GVK'nın 89. Maddesi Kapsamında Beyan Edilen Gelirden Yapılacak İndirimlerde Yapılan Değişiklik

Gelir Vergisi Kanununa yeni eklenen bu hükümle, ihracat yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin geliştirilmesi, yeni ihracat alanlarının oluşturulması, istihdam imkânlarının artırılması ve bu alanda oluşacak yeni pazarlarda ülkemizin payının artırılması amacıyla yeni bir teşvik unsuru ihdas edilmekte ve tam mükellef gerçek kişilerin mal ihracından elde ettikleri kazançlarının %50'sinin beyannamede bildirilen gelirlerden indirilmesine imkân tanınmaktadır. 7256 sayılı Kanunun 16 ıncı maddesiyle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinin birinci fıkrasına eklenen (16) numaralı bentle; tam mükellef gelir vergisi mükelleflerinin mikro ihracat kapsamındaki gelirlerinin %50'sinin beyannamede bildirilen gelirlerden indirilmesine imkân tanınmaktadır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Yeni eklenen hükme göre; tam mükellef gerçek kişilerin, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 225 inci maddesi kapsamında dolaylı temsilci olarak yetkili kılınan Posta İdaresi ya da hızlı kargo taşımacılığı yapan şirketler tarafından düzenlenen elektronik ticaret gümrük beyannamesiyle gerçekleştirdikleri mal ihracatı kapsamında elde ettikleri kazancın %50'si beyan edilen gelirden indirim konusu yapılacaktır. Bu indirimden yararlanılabilmesi için bu kapsamda sayılan:

a) İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 400.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması,

b) İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 800.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama bir tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması,

c) İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 1.600.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama iki tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması,

d) İhracattan kaynaklanan hasılatları toplamı yıllık 2.400.000 Türk lirasına kadar olanların, ilgili yılda kendilerinin sigortalı olması ve en az ortalama üç tam zamanlı ya da eş değer kısmi zamanlı işçi çalıştırması,

şarttır. Bu bentte geçen sigortalı ibaresi 5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı sayılanları ifade etmektedir. Cumhurbaşkanı bu bentte yer alan oran, tutar ve sayıları yarısına kadar indirmeye ve iki katına kadar artırmaya, Hazine ve Maliye Bakanlığı maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

3.1.3. GVK'nın Geçici 67.  Maddesinde Yapılan Değişiklik

Menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik hükümler içeren Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesinde yapılan düzenlemeyle, maddenin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmış, istisna kapsamındaki kazançların hangi durumda madde kapsamında tevkifata tabi olacağı hususuna açıklık getirilmiştir.

7256 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle, 193 sayılı GVK'nın geçici 67 nci maddesinde yapılan değişikliğe göre; menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik hükümlerin yer aldığı GVK'nin geçici 67 nci maddesinin yürürlük süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmakta ve Cumhurbaşkanına maddenin yürürlüğünü 5 yıla kadar uzatma yetkisi verilmekte ayrıca, foreks işlemlerinden elde edilen kazançlar da madde kapsamına alınmaktadır. Bu değişiklik, 1/1/2021 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere Kanunun yayım tarihi olan 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Ayrıca, 193 sayılı GVK'nın geçici 67 nci maddesinin (5) numaralı fıkrasına birinci cümlesinden sonra gelmek üzere "(Diğer kanunlarda yer alan istisna veya muafiyet hükümlerinin açık olarak kesinti suretiyle ödenen vergileri de kapsama almadığı durumlar dahil)." ibaresi eklenmiş, (13) numaralı fıkrasının ikinci paragrafına "opsiyon sözleşmeleri" ibaresinden sonra gelmek üzere "ile döviz, kıymetli madenler ve Sermaye Piyasası Kurulunca belirlenen diğer varlıklar üzerine yapılan kaldıraçlı işlemlere ilişkin sözleşmeler" ibaresi eklenmiş, (19) numaralı fıkrasında yer alan "31/12/2020" ibaresi "31/12/2025" şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya "Cumhurbaşkanı bu fıkrada yer alan tarihi beş yıla kadar uzatmaya yetkilidir." cümlesi eklenmiştir.

3.1.4. Jokeyler, Jokey Yamakları ve Antrenörlerine Ücret Olarak Yapılan Ödemelerinde Yapılan Tevkifat Uygulama Süresinin Uzatılması

Bilindiği üzere, uzun yıllardır jokeylere, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemelerden %20 oranında tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilmektedir.

Yapılan bu tevkifat nihai vergi olmakta ve bu gelirler için yıllık beyanname verilmemektedir. Yapılan değişiklikle, Gelir Vergisi Kanununun geçici 68 inci maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmakta, gelir vergisi tevkifatının 6132 sayılı Kanuna göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişilerce yapılacağı düzenlenmektedir.

7256 sayılı Kanunun 20 inci maddesiyle 193 sayılı GVK'nın geçici 68 inci maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişikliğe göre; jokeyler, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemelerin %20 oranında tevkifat yapılarak vergilendirilmesine yönelik hükümler içeren GVK'nın geçici 68 inci maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmaktadır. Buna göre, 31/12/2025 tarihine kadar, 10/7/1953 tarihli ve 6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanuna göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi tarafından organize edilen yarışmalara katılan atların jokeyleri, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemeler üzerinden %20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır. Ödemeyi yapanın 94 üncü madde kapsamında tevkifat yapma zorunluluğu bulunup bulunmamasının ve 23 üncü maddenin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde düzenlenmiş olan istisnanın tevkif yoluyla ödenecek gelir vergisine etkisi yoktur. Lisans sahibi veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi aracılığıyla yapılan ücret ödemelerinde gelir vergisi tevkifatı lisans sahibi veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi tarafından yerine getirilecektir.

3.1.5. Yurtdışı/Yurtiçi Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında GVK'nın 93. Maddesinde Yapılan Düzenleme

7256 sayılı Kanunun 21 inci maddesiyle, yurt dışında veya Türkiye'de bulunan bazı varlıkların milli ekonomiye kazandırılması amacıyla 193 sayılı GVK'ya geçici 93 üncü madde ihdas edilerek maddede yer alan şartlar dahlinde bildirimde bulunanların bildirim konusu varlıkları nedeniyle vergi incelemesine tabi tutulamayacakları hüküm altına alınmakta ve Cumhurbaşkanına her defasında altı ayı geçmemek üzere toplam 1 yıla kadar maddenin yürürlük süresini uzatma yetkisi verilmektedir. Buna göre, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye'ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılmasına ve gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye'de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesine imkan verilmektedir. Bu konuda çalışmanın birinci bölümünde detaylı açıklamalar yapıldığı için konu yeniden ele alınmamıştır.

3.2. Kurumlar Vergisine İlişkin Olarak Yapılan Değişiklikler

3.2.1. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 32.  Maddesine Eklenen Fıkra

7256 sayılı Kanunun 35 inci maddesiyle, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 32 nci maddesine eklenen (6) numaralı fıkraya göre, Payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında ilk defa işlem görmek üzere en az %20 oranında halka arz edilen kurumların, 5 hesap dönemine ait kazançlarına kurumlar vergisi oranının %18 olarak uygulanması öngörülmektedir. Düzenleme 1/1/2021 tarihinden, özel hesap dönemine tabi olan mükelleflerde 2021 takvim yılında başlayan özel hesap döneminin başından itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Bu hükümlere göre, Payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında ilk defa işlem görmek üzere en az %20 oranında halka arz edilen kurumların (bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri hariç) paylarının ilk defa halka arz edildiği hesap döneminden başlamak üzere beş hesap dönemine ait kurum kazançlarına kurumlar vergisi oranı 2 puan indirimli olarak uygulanır. İndirimden yararlanılan hesap döneminden itibaren beş hesap dönemi içinde pay oranına ilişkin bu fıkrada belirlenen şartın kaybedilmesi hâlinde, indirimli vergi oranı uygulaması nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.

Düzenlemeyle, anonim şirketlerin Borsa İstanbul aracılığıyla halka açılmaları teşvik edilmekte ve böylece sermeye piyasalarının genişlemesi sağlanmaktadır. Bu indirim dolayısıyla halka açık hale gelen firmalar önemli bir vergisel avantaj sağlamış olacaktır. Uygulamada kritik nokta, %20 halka açıklık oranının 5 yıl boyunca sağlanması gerekliliğidir. Bunun dışında başka herhangi bir şart yoktur.

3.2.2. Sermaye Şirketlerinin Kendi Hisselerini İktisabı (GVK'nın 94. Maddesinde Yapılan Değişiklik)

Yapılan düzenlemeyle, tam mükellef sermaye şirketlerinin kendi hisselerini geri almaları durumunda kar dağıtımına ilişkin vergilemenin nasıl yapılacağı hususuna açıklık getirilmiştir. 7256 sayılı Kanunun 17 inci maddesiyle, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere eklenen fıkra hükmüne göre; tam mükellef sermaye şirketlerinin geri almış oldukları kendi hisse senetlerini hangi şekillerde elden çıkarmaları durumunda dağıtılmış kar payı sayılacağı ve gelir vergisi kesintisi yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Maddeye yeni eklenen hükme göre, tam mükellef sermaye şirketlerinin iktisap ettikleri kendi hisse senetlerini veya ortaklık paylarını;

i) Sermaye azaltımı yoluyla itfa etmeleri hâlinde iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutar sermaye azaltımına ilişkin kararın ticaret sicilinde tescil edildiği tarih,

ii) İktisap bedelinin altında bir bedel karşılığında elden çıkarmaları hâlinde iktisap bedeli ile elden çıkarma bedeli arasındaki fark tutar elden çıkarma tarihi,

iii) İktisap ettikleri tarihten itibaren iki tam yıl içerisinde, sermaye azaltımı yoluyla itfa etmemeleri veya elden çıkarmamaları hâlinde, iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutar iktisap tarihinden itibaren iki tam yıllık sürenin son günü,

itibarıyla dağıtılmış kâr payı sayılacaktır ve bu tutarlar üzerinden %15 oranında vergi tevkifatı yapılacaktır. Bu fıkra kapsamında tevkif edilen vergiler herhangi bir vergiden mahsup edilemez. Cumhurbaşkanı, tam mükellef sermaye şirketinin paylarının Borsa İstanbul'da işlem görüp görmemesine, işlem gören paylarının toplam payları içindeki oranına, geri alınan payların Borsa İstanbul'da işlem gören paylardan olup olmamasına, tam mükellef kurumlardan geri alınıp alınmamasına, tam mükellef sermaye şirketinin yıllık satış hasılatı ve diğer gelirlerinin toplam tutarına göre ayrı ayrı ya da birlikte, bu oranı sıfıra kadar indirmeye veya bir katına kadar artırmak suretiyle yeniden tespit etmeye yetkilidir.

Şirketler, özellikle borsada işlem gören paylarındaki düşüşü engellemek ve şirketin genel durumunu daha iyi göstermek amacıyla kendi paylarını iktisap edebilmektedirler. 2012 yılında yürürlüğe giren yeni Türk Ticaret Kanununda, sermaye şirketlerinin kendi paylarını iktisap edebilmelerine imkan sağlanmıştır. Ancak şirketlerin kendi paylarını satın almaları durumunda, işletme kaynakları ortaklara aktarılmakta ve bu durumda vergileme işlemin nasıl yapılacağını yönelik tereddütler bulunmaktaydı. Şirketlerin satın aldıkları kendi hisseleri 2 şekilde işleme tabi tutulur:

1) Bu hisseler sermayenin itfası yoluyla yok edilir ve sermaye azaltılır.

2) Bu hisseler tekrar 3. kişilere satılır.

Yapılan düzenlemeyle, itibari değerin üstünde satın alınan ve itfa edilen sermaye sonucu, satın alım bedeli ile hisselerin itibari değer arasındaki fark %15 vergiye tabi tutulmaktadır. Ayrıca, satın alınan hisselerin zararına satılması durumunda da aradaki olumsuz fark %15 stopaja konu olmaktadır.

3.2.3. Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 2. Maddesinin Uygulama Süresinin 31/12/2025 Tarihine Kadar Uzatılması

7256 sayılı Kanunun 36 ıncı maddesiyle, 5520 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "31/12/2020" ibaresi "31/12/2025" şeklinde değiştirilmiş ve fıkranın (c) ve (ç) bentleri ile ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. Buna göre, dernek veya vakıfların elde ettikleri kesinti suretiyle vergilendirilmiş taşınmaz kira gelirleri ve menkul kıymet gelirleri ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı mesleki ve teknik eğitim okullarındaki atölyeler, otelcilik ve turizm meslek liselerindeki uygulama otelleri, çıraklık ve halk eğitim merkezleri gibi birimlerinin elde ettikleri gelirler dolayısıyla iktisadi işletme oluşmaması uygulamasına yönelik hükümler içeren KVK'nin geçici 2 nci maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmaktadır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

3.2.4. Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 11. Maddesinde Yapılan Değişiklik

7256 sayılı Kanunun 37 inci maddesiyle 5520 sayılı Kanunun geçici 11 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "2020" ibaresi "2021" şeklinde değiştirilmiştir. Bu hükme göre, Türkiye'de oynanması planlanan 2021 UEFA Şampiyonlar Ligi Final karşılaşmasının oynanacağı tarihe göre güncelleme yapılmak suretiyle (UEFA), katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden işyeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanlar Türkiye'de elde ettikleri kazanç ve iratları dolayısıyla gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmaktadır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

3.3. Katma Değer Vergisi Kanununda Yapılan Değişiklikler

7256 sayılı Kanunla 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda yapılan düzenlemeler şöyledir;

-    7256 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun geçici 17 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan "31/12/2020" ibaresi "31/12/2025" şeklinde değiştirilmiştir. Buna göre, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak girdilerin tecil terkin uygulaması kapsamında yurtiçinden temin edilmesine imkan veren geçici 17 nci maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

-    7256 sayılı Kanunun 24 üncü maddesiyle 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun geçici 23 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan "31/12/2020" ibaresi "31/12/2023" şeklinde değiştirilmiştir. Böylece, Millî Eğitim Bakanlığına bilgisayar ve donanımları ile bunlara ilişkin yazılım bağışı ve bağışı yapacak olanların bunları temininde katma değer vergisi istisnası uygulanmasına yönelik geçici 23 üncü maddesinin uygulama süresi 31/12/2023 tarihine kadar uzatılmıştır.

-    7256 sayılı Kanunun 25 inci maddesiyle 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun geçici 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan "2020" ibaresi "2021" şeklinde değiştirilmiştir. Buna göre, 2021 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali müsabakalarına ilişkin olmak üzere UEFA, katılımcı futbol kulüpleri ve organizasyonda görevli tüzel kişilerden iş yeri, kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanlara, bu müsabakalar dolayısıyla yapılacak mal teslimleri ve hizmet ifaları ile bunların bu müsabakalar dolayısıyla yapacakları mal teslimleri ve hizmet ifalarında katma değer vergisi istisnası sağlanmıştır.

-    7256 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesiyle, 13/2/2011 tarihli ve 6111 sayılı Kanunun İstanbul Sismik Riskin Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Projesi (İSMEP) kapsamında, İstanbul Valiliğine bağlı olarak faaliyet gösteren İstanbul Proje Koordinasyon birimine finansmanı yabancı devletler, uluslararası kurum ve kuruluşlarca karşılanmak şartıyla yapılacak teslim ve hizmetlerin, katma değer vergisinden istisna edilmesine ilişkin geçici 16 ncı maddesinin uygulama süresi 31/12/2025 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu düzenleme 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

3.4. Konaklama Vergisinin Yürürlük Tarihi Ertelenmiştir

7256 sayılı Kanunun 42. maddesiyle, 5/12/2019 tarihli ve 7194 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yapılan değişiklik ile konaklama vergisinin yürürlük tarihi "1/1/2021"den "1/1/2022" tarihine ertelenmiştir. Bu değişiklik 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Böylece, konaklama vergisinin 1/1/2021 olan yürürlük tarihi, 1/1/2022 tarihine ertelenmiştir.

3.5. İstihdama Yönelik Düzenlemeler

Salgın sürecinin devam ettiği 2020 yılında istihdamın korunması amacıyla işverenlere ve çalışanlara yönelik olarak kısa çalışma ödeneği, işten çıkarma yasağı, nakit ücret desteği ve ücretsiz izin uygulaması gibi birçok teşvik ve destek uygulaması hayata geçirilmiştir. 7256 sayılı Kanunun istihdama yönelik düzenlemeler hakkındaki gerekçesinde; tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, salgın nedeniyle işçi ve işverenler üzerinde oluşan yükün sosyal devlet ilkesi gereğince paylaşılması ve giderilmesi, normalleşme sürecinde hareketlenecek ekonomik aktivitenin istihdamla desteklenmesi, istihdamda devamlılığın sağlanabilmesi amacıyla destek tedbirleri düzenlendiği belirtilmiştir.

7256 sayılı Kanunun 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 üncü maddeleriyle işveren ve çalışanlara yönelik bazı düzenlemeler yapılmıştır. Salgın sürecinde halen uygulanan istihdam teşviklerinin süresinin uzatılmasının yanında, yeni prim teşviklerine ilişkin önemli düzenlemeler de hayata geçirilmiştir. Yapılan düzenlemelerden bazıları aşağıda özetlenmiştir. Bu düzenlemelerden 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11 inci maddelerde yer alanlar 7256 sayılı Kanunun Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.11.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu düzenlemelerden 12 ve 13 üncü maddeleri ise Kanunun yayımlandığı 17.11.2020 tarihini takip eden ayın başında yani 1.12.2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

3.5.1. İşsizlik Ödeneğinden Yararlandırılan Kişilerin İstihdama Daha Hızlı Dönüşlerinin Teşvik Edilmesi

7256 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na eklenen, ek 7 nci madde ile işsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerin istihdama daha hızlı dönüşlerinin teşvik edilmesi amacıyla bu kişilerin, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde işe girmeleri ve bu iş yerinde 12 ay süreyle kesintisiz çalışmaları halinde uzun vadeli sigorta primlerinin tamamının İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanması sağlanmıştır.

3.5.2. Genç, Kadın ve Mesleki Belge Sahibi Olanların İstihdamına Yönelik Teşvik Uygulamasında Sürenin Uzatılması

7256 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle, 4447 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin onikinci fıkrasında yapılan değişiklik ile 31/12/2020 tarihinde süresi dolan, genç, kadın ve mesleki belge sahibi olanların istihdamına yönelik teşvik uygulaması süresinin 31/12/2023 tarihine kadar uzatılabilmesine yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.

3.5.3. İlave İstihdam Teşvikinde Sürenin Uzatılması

7256 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle, 4447 sayılı Kanunun geçici 19 uncu maddesine eklenen fıkra ile 01/01/2018 ila 31/12/2020 tarihleri arasında özel sektör işverenlerince bir önceki yıl ortalamasına ilave istihdam edilen kişiler için 12 ay, bu kişinin kadın, genç veya engelli olması durumunda 18 ay süreyle prim teşviki verilmesine ilişkin sürenin 31/12/2023 tarihine kadar uzatılabilmesine yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.

3.5.4. 4447 Sayılı Kanunun Geçici 21. Maddesine Bir Fıkra Eklenmiştir

7256 sayılı Kanunun 8 nci maddesiyle, 7103 sayılı Kanunla 4447 sayılı Kanuna eklenen geçici 21 inci madde kapsamında yer alan gelir vergisi stopaj teşvikine ilişkin olarak 2020 yılında sona erecek süreler hakkında anılan maddeye, "Cumhurbaşkanı, üçüncü fıkrada yer alan 2020 yılını 2023 yılına kadar uzatmaya ve yedinci fıkrada yer alan 31/12/2020 tarihini 31/12/2023 tarihine kadar uzatmaya yetkilidir." fıkrası eklenmiştir.

3.5.5. Esnaf Ahilik Sandığı Uygulamasının Yürürlük Tarihinin Ertelenmesi

7256 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle, 4447 sayılı Kanunun geçici 22 nci maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile Esnaf Ahilik Sandığı uygulamasının yürürlük tarihi 31/12/2023'e ertelenmiştir.

3.5.6. Kısa Çalışma Ödeneği Süresinin Uzatılmasına İlişkin Cumhurbaşkanı'na Yetki Verilmesi

7256 sayılı Kanunun 10 uncu maddesiyle, 4447 sayılı Kanunun geçici 23 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yapılan değişiklik ile kısa çalışma ödeneği süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılmasına yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir. Geçmiş dönemlerde de bu konuda birkaç defa süre uzatımları yapılmıştı. Kısa çalışma uygulamasının süresinin uzatılması, Kovid-19 salgınının etkilerinin hala belirgin şekilde hissedilmeye devam ettiği işgücü piyasası açısından son derece yararlı olmuştur. Söz konusu düzenleme ile kısa çalışma uygulaması, 30.06.2021 tarihine kadar Cumhurbaşkanı kararıyla uzatılabilecektir.

3.5.7. Normalleşme Desteğinden Yararlanma Süresinin Uzatılması

7256 sayılı Kanunun 11 inci maddesiyle, 4447 sayılı Kanunun geçici 26 ncı maddesinin dokuzuncu fıkrasında yapılan değişiklik ile 1/7/2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde, kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi durumunda İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 26 ncı madde uyarınca sağlanan normalleşme desteğinin uygulama süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılabilmesine ilişkin Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.

3.5.8. İş veya Hizmet Sözleşmesi 01/01/2019-17/4/2020 Döneminde Sona Erenlerin Aynı İşverenler Tarafından Fiilen Çalıştırılmaları Halinde Destek Uygulaması

7256 sayılı Kanunun 12 nci maddesiyle, 4447 sayılı Kanuna eklenen geçici 27 nci madde ile işsiz halde bulunan kişilerin yeniden istihdamı ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalışan kişilerin de istihdam edilebilmesi için; iş veya hizmet sözleşmesi 01/01/2019-17/4/2020 döneminde sona erenler ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalışanların en son çalıştıkları işyerlerine başvurmaları ve bu işverenler tarafından fiilen çalıştırılmaları halinde;

-    Bu sigortalılar için işverenlere her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle günlük 44,15 destek verilmesi,

-    Başvuruda bulananlardan işveren tarafından işe alınıp ücretsiz izne ayrılanlar için ise günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği verilmesi,

-    Ayrıca bu kapsamda olup başvurusunun kabul edilmediğini bildirenler için de maddede sayılan şartlar dahilinde hane başına günlük 34,34 TL destek verilmesi,

düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler kapsamında yapılan ödemelerden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti yapılamayacaktır.

3.5.8. 2019/Ocak-2020/Nisan Döneminde En Az Sigortalı Bildirimi Yapılan Aydaki/Dönemdeki Sigortalı Sayısına İlave Olarak İstihdam Edilecek Her Bir Sigortalı İçin Destek Uygulaması

7256 sayılı Kanunun 13 üncü maddesiyle, 4447 sayılı Kanuna eklenen geçici 28 nci madde ile işverenler tarafından 2019/Ocak-2020/Nisan döneminde en az sigortalı bildirimi yapılan aydaki/dönemdeki sigortalı sayısına ilave olarak istihdam edilecek her bir sigortalı için her ay bu işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle destek sağlanması düzenlenmektedir. Bu destek kapsamında, işe alındığı tarihten itibaren fiilen çalıştırılacak sigortalılar için günlük 44,15 TL; ilave olarak işe alınacaklardan işveren tarafından ücretsiz izne ayrılacak olanlara ise günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği verilmesi düzenlenmektedir.

 

4. Sonuç ve Genel Değerlendirme

7256 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelere genel olarak baktığımızda, 2020 yılına damgasını vuran ve tüm devletleri her yönden olumsuz etkileyen pandemi sürecinde ortaya çıkan olumsuz etkilerin giderilmesine yönelik olduğu görülmektedir. Bu kapsamda; kamuya ait bazı alacakların yeniden yapılandırılması, varlık barışı, bazı vergi kanunları düzenlemeleri ve istihdama ilişkin mevcut düzenlemelerin devam ettirilmesi, yeni teşvik ve desteklerin yaşama geçirilmesi mükellefleri, işverenleri ve çalışanları son derece rahatlatmıştır. 7256 sayılı Kanunla çalışma hayatına yönelik düzenlemelere baktığımızda, esas olarak Kovid-19 salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılmasını ve normalleşme sürecinde ekonomik aktivitenin istihdamla desteklenmesini amaçladığı görülmektedir. Bu kapsamda, halen uygulanan istihdam teşviklerinin süresinin uzatılmasının yanında, yeni prim teşviklerine ilişkin önemli düzenlemeler de hayata geçiriliyor. Çalışma hayatına yönelik olarak yapılan tüm bu değişiklikler, çalışanların işsiz kalmasını önleyecek ve işverenlerin de mevcut istihdamlarını korumaya ve yeni istihdam sağlamalarına imkan verecektir.

Milyonlarca vatandaşı ilgilendiren (vatandaş, mükellef, araç sahibi, öğrenim ve katkı kredisi borcu olanlar vb.) birçok kamu alacağı yapılandırma kapsamında bulunmakta olup en büyük kısmı 31/8/2020 tarihi baz alınarak vergi, sigorta primleri ve diğer amme alacakları ile idari para cezalarına ilişkin borçlar oluşturmaktadır. Yapılandırma kapsamında salgın sürecinin de etkisiyle süresinde ödenememiş vergi ve cezalar, MTV, trafik para cezaları, öğrenim ve katkı kredisi borçları, idari para cezaları gibi borcu olanların büyük ödeme kolaylıkları getiren bu imkandan 31.12.2020 tarihine kadar başvurarak yararlanmaları borç yüklerini önemli ölçüde hafifletecektir. Yapılandırılan borçların peşin olarak ilk taksit ödeme süresinde veya ilk iki taksit ödeme süresi içinde ödenmesi durumunda gecikme zammı ve gecikme faizleri yerine hesaplanan Yİ-ÜFE tutarında çok büyük oranlarda indirimler bulunmaktadır.

Bu arada, salgın sürecinde kurallara uymayan işyeri sahiplerine ve maske takmayan kişilere 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununa göre kesilen idari para cezalarının Yapılandırma Kanunu kapsamında ödenemeyecek olması da son derece doğru bir düzenleme olmuştur. Yine varlık barışı kapsamında yurtiçi ve yurtdışı bazı varlıkların 30.06.2021 tarihine kadar milli ekonomiye kazandırılması halinde de vergi ödenmeyecek ve vergi incelemesi yapılmayacaktır.

Kamuya borcu olanların yapılandırma imkanlarından faydalanmak için 31 Aralık 2020 tarihine kadar başvuru yapılması gerekmektedir. Yapılandırmadan yararlanabilmek için ilk iki taksitin eksiksiz ve süresinde ödenmesi şarttır. Bir takvim yılında iki taneden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir. Konu ile ilgili detaylı açıklamalar için yapılandırma düzenlemesine ilişkin olarak yayımlanan Genel Tebliğe ve konu hakkında Gelir İdaresi tarafından yayımlanan Rehber ve Broşürlere bakılmasında fayda vardır. Ayrıca Gelir İdaresinin çağrı merkezi olan Vergi İletişim Merkezinin (VİMER-189) aranması durumunda da her konuda bilgi alınması mümkün bulunmaktadır.

7256 sayılı Kanunla 193 sayılı GVK'ya eklenen hükümle gerçek ve tüzel kişilere getirilen bir imkan da varlık barışı uygulaması olmuştur. Getirilen düzenlemeyle, yurt içi ve yurt dışı bazı varlıkların (para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar) 30.06.2021 tarihine kadar milli ekonomiye kazandırılması durumunda vergi alınmayacak ve vergi incelemesi yapılmayacaktır.

Öte yandan, 7256 sayılı Kanunla yeniden yapılandırma kapsamında olan kamu alacaklarından biri de Sosyal Güvenlik Kurumu'na ait sigorta prim borçlarıdır. SGK prim borçlarının yapılandırılması için de son başvuru tarihi 31 Aralık 2020 olup, ilk taksit son ödeme süresi ise 1 Mart 2021 tarihidir. Bu kapsamda; sigorta primleri, genel sağlık sigortası primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezaları, iş kazası veya meslek hastalığı sonucunda doğan rücu alacakları, yersiz ödenen gelir ve aylıklardan doğan alacaklar ve Bağ-Kur sigortalılarının daha önce dondurulan hizmet sürelerinin ihyası halinde doğacak alacaklar yapılandırma kapsamında bulunmaktadır. SGK prim borçlarının yapılandırılması hakkında Bakanlığın çağrı merkezi olan Alo 170 telefon hattından bilgi alınması mümkün bulunmaktadır. Ayrıca, SGK'nın http://www.sgk.gov.tr internet adresinden detaylı bilgiye ulaşmak da mümkün bulunmaktadır.

Sonuç olarak; vergi mükelleflerinin, işverenlerin ve haklarında ceza kesilen kişilerin cebri takibat ve tahsil yöntemleriyle karşılaşmamaları için vergi ve sigorta prim borçlarını ve bunlarla ilgili cezalarını yapılandırma kapsamında peşin veya taksitler halinde ödemelerinin mevcut borç yükünü hafifleten büyük bir fırsat ve kolaylık olduğu unutulmamalıdır.

________________________________

*  Bu yazıda yapılan açıklamalar, tamamıyla yazarına ait olup, hiçbir şekilde yazarın çalıştığı kurumunu bağlamaz, kurumunun görüşü olarak kullanılamaz ve değerlendirilemez.

1   https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tasari_teklif_sd.onerge_bilgileri?kanunlar_sira_no=280687, erişim tarihi: 18.11.2020.

2   1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanuna göre verilen idari para cezaları ile 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlarca verilen idari para cezaları yapılandırma kapsamında değildir.

 


  Kaynakça

-  7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun

-  İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Genel Gerekçesi

-  Gelir İdaresinin www.gib.gov.tr internet sayfası

-  7256 Sayılı Kanun Uyarınca SGK Alacaklarının Yapılandırılması Hakkında 2020/45 Sayılı SGK Genelgesi

-  Sosyal Güvenlik Kurumunun http://www.sgk.gov.tr internet sayfası

 

----------o----------

Kamu alacağı anlamına gelen “Amme Alacağı” 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında şu şekilde açıklanıyor:
Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.

Amme Alacakları Tecil Zammı Oranı

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48.maddesi ile Bakanlığa verilen yetkiye istinaden, yıllık %19 olarak uygulanmaktadır. Tecil faizi oranı 21.10.2010 tarihinden itibaren yıllık %12 olarak belirlenmiştir.
Buna göre; 21.10.2010 tarihinden itibaren yapılacak müracaatlara dayanılarak tecil edilen amme alacaklarına yıllık %12 oranında tecil faizi uygulanacaktır.
21.10.2010 tarihinden önceki müracaatlara dayanılarak tecil edilecek olan amme alacaklarına, müracaat tarihlerinden 21.10.2010 tarihine kadar (bu tarih hariç) geçen süre için geçerli olan oranda, 21.10.2010 tarihinden itibaren (bu tarih dahil) de yıllık %12 oranında tecil faizi uygulanması gerekmektedir.
Aynı şekilde, 21.10.2010 tarihinden önce tecil edilmiş ve tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olan amme alacaklarının 21.10.2010 tarihinden sonra ödenmesi gereken taksit tutarlarına, 21.10.2010 tarihine kadar (bu tarih hariç) geçen süre için geçerli olan oranlarda, bu Tebliğin yayımı tarihinden itibaren de yıllık %12 oranında tecil faizi uygulanacaktır
Diğer taraftan 5228 sayılı Bazı Kanunlarda ve 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 6. maddesi ile 5766 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi kapsamında tecil edilip de tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olan alacaklar için; anılan madde hükümlerine göre tecil edilmiş ve tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olan amme alacaklarının 21.10.2010 tarihinden sonra ödenmesi gereken taksit tutarlarına, 21.10.2010 tarihinden itibaren (bu tarih dahil) yıllık tecil faizi oranının 1/6’sı olan (12/6=)%2 oranında yıllık tecil faizi uygulanacaktır.
Tecil faizi, Seri: A Sıra No: 1 Tahsilat Genel Tebliğinde yer alan esaslar doğrultusunda hesaplanacaktır.

Amme Alacakları Gecikme Zammı

19.10.2010 tarih ve 2010/56 sayılı Vergi sirkülerimiz ile sizlere duyurmuş olduğumuz üzere 19.10.2010 tarih ve 27734 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2010/965 sayılı BKK ile 19.10.2010 tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51.maddesinin birinci fıkrasında yer alan %1,95 gecikme zammı oranı, her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere % 1,40 olarak belirlenmişti.
Buna göre, 19.10.2010 tarihinden önce vadesi geldiği halde bu tarihe kadar ödenmemiş olan amme alacaklarının bu tarihten itibaren ödenecek kısımlarına ve 19.102.010 tarihinden itibaren vadesi geldiği halde vadelerinde ödenmeyen amme alacaklarına her ay için ayrı ayrı %1,40 oranında ve Seri: A Sıra No: 1 Tahsilat Genel Tebliğinde yer alan esaslar doğrultusunda gecikme zammı uygulanacaktır.
Diğer taraftan, 6183 sayılı Kanunun 51. maddesi uyarınca, ay kesirlerine isabet eden gecikme zammı günlük olarak hesaplandığından, 19.10.2010 tarihinden itibaren (bu tarih dahil) günlük gecikme zammı oranı (1,40/100/30=)0,000467 olarak uygulanacaktır.

Limited Şirketlerinin Amme Borçları
Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar. (Ek fıkra: 4/6/2008-5766/3 md.) Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur. (Ek fıkra: 4/6/2008-5766/3 md.) Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur

Amme Alacakları Kapsamına Giren Borçlar Nelerdir?

1-Vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli alacakları
2- Bu alacaklara ilişkin gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları
3- İdarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları,
4- Mahiyetleri ne olursa olsun, çeşitli kanunlarda 6183 sayılı Kanundan önce yürürlükte bulunan Tahsili Emval Kanununa göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar,
5- Mahiyetleri ne olursa olsun, özel kanunlarında 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceği belirtilen alacaklar, hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.
6- Söz konusu kamu alacaklarının takip masrafları, hakkında bu kanun hükümleri uygulanır.
6183 sayılı Kanunun 3′üncü maddesinde;
Para cezaları; adli ve idari para cezaları şeklinde,
Takip masrafları ise; cebri icradan kaynaklanan işlemler sırasında yapılan zor kullanma, ilan, haciz, nakil ve muhafaza giderleri gibi her türlü giderler şeklinde tanımlanmıştır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

vefk-örnekleri-111

  vefk-örnekleri-111 vefk-örnekleri-111 by Charion Charion