Hadarilik Nedir? Bedevilik ve Hadarilik Farkları
Hadari Kimdir? İbn Haldun ve Hadarilik
Bu yazımızda Hadarilik nedir? Hadarilik yaşam biçimin özellikleri nelerdir? Bedevilik ile Hadarilik arasındaki farklar nelerdir? sorularını yanıtladık. Hadarilik hakkında ayrıntılı bilgi verdik.
Bu Yazının İçindeki Başlıklar:
Hayatta kalanların ise sorumluluğu çok fazla oluyordu. Çünkü hem kendilerini hem de diğer yaşayan yaralı ve ağır yaralı varsa yardım etmesi gerekirdi. Ve duygusal olarak da bir sorumlulukları olurdu. Çünkü ölen kişiler ailesinin herhangi bir parçası veya sürünün lideri olabilirdi. Bu ölen insanları belirli bir yere sürükleyip onları geriye bırakmak ve onları olabildiğince hızlı ve çabuk unutmak yağma sonrasında yaşayan insanların sorumluluklarından biri olurdu. O yüzden bedevi olan toplulukta yaşayan bir insan her gün farklı görevlere sahip olabiliyordu. Bu görevler güvenlikleri ve yaşamları için çok ağır olabiliyordu. Hatta bununla kalmayıp planlar istendiği gibi olmayınca daha fazla ek görevleri oluyordu. Bu ağır sorumlulukları kaldırmayan bazı insanlar bedevi olan topluluktan ayrılıyordu.
Sakatlanabiliyor hatta ölüyordu. Ama ne yazık ki bedevi olan topluluktaki insanlar sadece bu sebepten ölmüyordu. Çölde su bulmak çok zordu ve nazaran yiyecek bulmak da çok zordu. O yüzden bedevi insanları uzun süre aç kalıp bir deri bir kemik olabiliyordu ve açlık ile susuzluğa dayanamayanlar ölüyordu. Onun dışında birçok görevleri vardır ve her görev birbirinden zordur. Para kazanmak bedeviler için çok kolay olmuyordu çünkü sahip oldukları malları satmaları gerekirdi ve bunun için çok yol kat ederlerdi. Mallarını sattıkları zaman bile çok iyi para kazanamıyorlardı. Çünkü sattıkları malların genelde işlenmiş olması gerekirdi. Bunun işlenme işlemi için de sattıkları miktardan daha fazla para ederdi. Bu malları işlenmiş şekilde satarlardı. Bu yüzden bedevi olan toplulukta yaşayan insanlar hadari bir toplum olmak isterlerdi.
İbn Haldun ve Hadarilik Gene de İbn Haldun sosyolojik ve tarihi gerçekliği tasvir edip tespit etmeye çalışırken, değer hükmü ortaya koymaktan özellikle kaçınmıyor. Çünkü ona göre hadarilik de bedevilik de tarihsel gelişimde kaçınılmaz ve tabii bir olaydır. Bu yüzden ahlak konusunda hadari hayat tarzına göre bedevi hayat tarzını küçümsemek, aşağılamak için haklı ve makul bir neden yoktur. Kaldı ki hem bedevi topluluğunun hem de hadari topluluğunun da kendilerine göre kültür anlayışı ve kendilerine göre gelişmiş ahlak anlayışları vardır. İbn Haldun,bu konuda ”ümran” olarak nitelendirilen kavramı kullanarak, ümranın hem hadarilerin hem de bedevilerin kendilerine göre gelişmiş yaşam tarzlarını ifade edebileceğini söyler. Göçebe yaşam yaşan bedevi toplumunun siyasi sistemleri karşılıklı rızaya, riyasete, kabul etmeye ve gelişmiş olan köklü törelere bağlı iken, Hadari olan topluluklar mülk ile mal içinde ve geliştirilmiş bir siyasi organizasyona bağlı olarak yönetilirler.
Hadari olan toplulukların kurumsallaştırılmış güvenlik ve askeri kuruluşları vardır. Hadari olan topluluğu yöneten kişi bu güçlerle toplum arasındaki hükmünü bu şekilde icra eder. Hadari olan toplumlarda gözlemlenen devlet örgütü ve mülk ile dayalı idare eden rejim baskı, otorite ve zora dayanır. Bedevi olan topluluklarda ise itaate dayalı olan bir rejim yoktur. Onun yerine köklü töreler, dayanışma ve karşılıklı bağlı olma durumu vardır. Herhangi bir grup veya toplum bedevilikten hadariliğe geçiş yaparken, aşamalı olarak riyaset sistemi yavaş yavaş mülk sistemine dönüşür. Bu değişim bir bakıma hem köklü hem de kaçınılmaz bir değişim sonucudur.
Çünkü riyaset sistemi ile yönetilen bir toplumun asıl amacı mülktür. Aslında bedevi olan toplumların sisteminden hadari olan toplumların sistemine geçerken asıl amaç yalın ve sade yaşam tarzı yerine ihtişam ve gösterişli bir hayat süregelmektir. İbn Haldun’un düşüncesine göre insanlığın tarihini oluşturan en önemli olgulardan biri budur. Hadarilik Özellikleri O zamanlarda sadece bedevi olan topluluklar hadari olan topluluklardan faydalanmıyordu. Ayrıca bazen hadari olan topluluklar bedevi olan topluluklardan faydalanırdı. Örneğin bedevi olan topluluklar Arapçayı orada yaşayan kişilere ve diğer tüm insanlara göre daha iyi, daha duru, daha öz ve daha doğru konuşurlardı. Bu yüzden hadari olan topluluklar, çocuklarının en iyi Arapçayı öğrenmesi için ve biraz da oradaki zor şartları göstermek için çocuklarını bedevi olan toplulukların yanına yani çöle gönderirlerdi.
Ayrıca hadari olan topluluklar para kazanmak, zenginleşmek ve topluluklarının kalkınması için işlenmemiş mallara ihtiyaç duyarlardı. Çünkü işlenmemiş malları işlenmiş mal durumuna getirmek için birçok aletleri vardı. Bunları toplamadıkları için hadari olan topluluklar, bu konuda bedevi olan topluluklara ihtiyaç duyardı. Onun dışında bazen savaş olduğu veya savaş olacağı zaman bazı Hadari olan topluluklar bedevi olan toplulukları kendisine ittifak olarak alırlardı. Her ne kadar bedevi olan topluluklar hadari olan topluluklara çok fazla muhtaç olsalar da hadari olan topluluklar bedevi olan topluluklara bedevi olan toplulukların muhtaç oldukları kadar çok muhtaç olmamaktadır. Hadari olan toplulukların oylama sistemleri şöyleydi: Hadari olan topluluklar kabile sisteminin anlayışıyla küçük küme sistemiyle yaşamalarına rağmen yönetim konusunda bedevi olan topluluklardan biraz farklılık gösterirdi. Yönetim sistemi hadari olan topluluğun içindeki kabile reisin topluluğu yönetmesinden ziyade hadari olan topluluğun kabile meclisi tarafından topluluk önemli olaylar karşısında oy atıp oy çokluğuna göre karar verilirdi. Hadari olan topluluk bedevi olan topluluktan farklı olarak böyle yönetilirdi. Daha sonradan İslam dönemi bittiğinde hadarilik ve bedevilik durumu tarihe karışmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder