18 Haziran 2021 Cuma

AMELLER NİYETLERDİR



AMELLER NİYETLERDİR 

 Mü’minlerin emiri Ebu Hafs Ömer bin Hattab (r.a)’dan, dedi ki:“Rasulullah’ı (s.a.v) işittim buyurduki: “Ameller niyetlere göredir, herkese niyet ettiği vardır, kimin hicreti Allah ve rasulü neyse, hicreti Allah ve rasulünedir,kiminde hicreti kazanmak istediği bir dünyalık veya nikahlanmak istediği bir kadın içinse hicretide hicret ettiğişeyedir” Buhari ve Müslim rivayet etti. Bu hadisi Yahya bin Said el-Ensari, Muhammed bin İbrahim et-Temimi den, O’da Alkame bin Ebi Vakkas el-Leysi’den O’daÖmer bin Hattab (r.a)’dan rivayet etmiştir. Bu yoldan başka sahih bir yolla rivayet yoktur, Ali İbnil Medini ve başkasıda öylededi.Hattabi dedi ki: “Hadis ehli arasında bu hususta ihtilaf olduğunu bilmiyorum” Bununla birlikte Ebu Said ve başkasıtarafından da rivayet edildi. Ve çok yolllarla rivayet edildiği söylendi, Fakat (S: 24) bunlardan biri hafızlar yanında sahihdeğildir. Sonra Ensari’den çok sayıda insan rivayet etti, ondan ikiyüzden fazla ravinin rivayet ettiği söylenir. Denildi ki:O’ndan yediyüz ravi rivayet etti. 

 Onların ileri gelenlerinden: İmam Malik, Sevri, Evzai, İbnil Mübarek, Leys bin Sa’d,Hamad bin Zeyd, Şube ve İbni Uyeyne ve başkaları.Alimler sahihliğinde ittifak ettiler ve kabul ile karşıladılar. Buhari Sahih’i ne bununla başladı ve bunu hitab ve girişmakamında kıldı ve bununla Allah’ın rızası istenilmeyen her amelin batıl olduğuna işaret etti, ne dünyada nede ahirettefaydası olmadığına işaret etti, bunun için Abdurrahman bin Mehdi dedi ki:“Eğer bir kitap yazmış olsam ve o kitabın babları olsa, her babta Ömer bin Hattab’ın “Ameller niyetlere göredir” hadisinikoyardım. Yine ondan rivayet edildi dedi ki: Kim kitap tasnif etmek isterse “Ameller niyetlere göredir” hadisiyle başlasın.” Bu hadis dinin üzerinde döndüğü hadislerden biridir. 

Şafii’den şöyle dediği rivayet ediyor:“Bu hadis ilmin üçte biridir. Fıkıhtan yetmiş baba giriyor.” İmam Ahmet (r.a)’den şöyle dediği rivayet ediliyor:“İslamın temeli üç hadis üzerinedir: Ömer (r.a) hadisi: “Ameller niyetlere göredir” Ayşe (r.a) hadisi: “Bu işimizde ondan olmayan bir şeyi kim ortaya çıkarırsa o reddolunur” Ve Numan bin Beşir hadisi: “Helal açıktır, haram açıktır.” Hakim dedi ki: “Bize Abdullah bin Ahmed, o da babasından rivayetten anlattılar. İmam Ahmed: “Ameller niyetlere göredir.”“Sizden birinizin yaratılışı anasının karnında kırk gün toplanır.”“Kim dinimizden olmayan bir şey icad ederse o reddolunur” Bu hadisler hakkında dedi ki: “Her tasnifte bu hadislerle başlamak gerekir, çünkü bunlar hadislerin asıllarıdır.” İshak bin Raheveyh’ten rivayet edildi dedi ki:“Dört hadis dinin temellerindendir: Ömer (r.a) hadisi:(S:25) “Ameller niyetlere göredir.”,

“Helal açıktır, haram açıktır.”,“Sizden birinin yaratılışı anasını karnında kırk gün toplanır.”,“Bizim bu işimizde dinimizde ondan olmayan bir şeyi yaparsa o reddolur.” Osman bin Said, Ebu Said’den rivayet etti, dedi ki:“Peygamber (s.a.v) bütün ahiret işlerini bir cümlede topladı: “Bizim bu işimizde ondan olmayan bir şeyi kim ortaya çıkarırsa o reddolunur” , dünya işlerinde bir cümlede topladı: “Ameller niyetlere göredir” Bu iki hadis her baba girer. Hadis sahihtir, meşhurdur, altı imam (Kütübi Sitte sahibleri (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai, İbni Mace) Darekutni, Malik,Ahmet, İbni Hibban ve Beyhaki el-Marifet’te 17 sahaden rivayet ettiler. (Nasburraye, Zeylai 1/301) hakikatla bu hadis mütevatirdir 30sahabeden rivayet edilmiştir. (Nazmul Metenasirfil hadisi mütevatir, Cafer el-Kattani S: 17) Tergib ve Terhib: 1/57 (3) Darekutni, Hattabi İbni Asakir, Malik’ten Abdul Aziz bin Ebi Ravadda yoluyla tahric etti, doğrusu İbni Ebi Hatim’in el-lilel’inde 1/131zikrettiği gibidir. 
Bunun rivayetçisi Malik O’da Yahya bin Said’den o’da Muhammed bin İbrahim et-Teymi’den O’da Alkame binVakka’tan o’da Ömer’den O’da Rasulullah (s.a.v)’dandır. (Telhisul habir 1/55) (4) Ebu İsmail el-Herevi Abdullah bin Muhammed el-Ensaridedik:Bu hadisi Yahya bin Said’in ashabından yediyüz kişiden yazdım. (5) Geçen iki kaynak. (6) Fehu’l-Bari 1/11Müslimin şerhine bak: 13/53İbn Dahak el-Iyd’in Nevevi’nin kırk hadis şerhi Ebu Davud’dan rivayet edildi, dedi ki: “Müsned hadise baktım ve onun dört bin hadis olduğunu gördüm, sonra da dörtbinhadisin etrafında döndüğü şeye baktım, dört hadis üzerinde döndüğünü gördüm: Nu’man bin Beşir hadisi: “Helal açıktır, haram açıktır” Ömer (r.a.) hadisi: “Ameller niyetleri göredir” Ebu Hureyre (r.a) hadisi: “Allah güzeldir, ancak güzeli kabul eder. 

Allah peygamberlere emrettiğini mü’minlerede emretmiştir” ve “Kendini ilgilendirmeyen şeyleri terketmesi, kişinin islamının güzelliğindendir.” Dedi ki: “Bu dört hadisten herbirinde ilmin dörtte biri vardır.”Ebu Davud (r.a)’dan rivayet etti, dedi ki:“Rasulullah (s.a.v) dan beş yüz bin hadis yazdım, o hadislerden, bu kitabın içerdiğini seçtim, yani sünen kitabını seçtim bukitapta dört bin sekizyüz hadis topladım. 

Bundanda insana dini için dört hadis yeter: 

Birincisi: “Ameller niyetlere göredir” 

 İkincisi: “Kişinin kendini ilgilendirmeyen şeyleri terk etmesi islamının güzelliğindendir” 

 Üçüncüsü: “Mü’min kendi nefsi için razı olduğu bir şey için kardeşi (din kardeşi) içinde razı olmazsa kâmil mü’min olamaz” 

Dördüncüsü: “Helal açıktır, haram açıktır” O’ndan başka bir rivayette, dedi ki:“Fıkıh beş hadis üzerine dönüyor: “Helal açıktır, haram açıktır”“Ne zarar vermek vardır, nede zarar görmek vardır”“Ameller niyetlere göredir.” “Din nasihattır”“Sizi yasakladığım şeyden kaçınınız, ne ve size emrettiğim şeyi gücünüz yettiğince yapınız” 
 Yine O’ndan başka bir rivayette, dedi ki:“Sünnetlerin her dalda asılları dört hadistir: (S: 26) “Ameller niyetlere göredir”,“Helal açıktır, haram açıktır”
“Kişinin kendini ilgilendirmeyen şeyleri terketmesi islamının güzelliğindendir.”

“Dünyada zahid ol ki Allah seni sevsin, insanların elindekine zahid ol ki, insanlar seni sevsin” Hafız Ebil Hasen’den: Tahir bin Müfevviz el-Meafiri el-Endülüsi 7 : Bizim yanımızda dinin direği yaratılmışların enhayırlısının sözünden, dörttür: “Şüphelerden sakın ve zahid ol, ve seni ilgilendirmeyeni terket, niyetlerle amel edin.” Rasulullah (s.a.v’in şu kavli: “Ameller ancak niyetlere göredi” Başka bir rivayettede: “Ameller niyetlere göredir”“Ameller niyetlere göredir” sözünün takdirinde ihtilaf ettiler: 

Müteahhirinin (sonraki dönem alimleri) çoğu taktirinin:“Ameller niyetlerle sahihtir, veya muteberdir (geçerlidir) veya niyetlerle makbuldür” dediler. 
Buna göre, amellerle niyeteihtiyaç duyan şer’i ameller murad edilmiştir, fakat yemek, giymek v.b adetler, emaneti geri verme, kefil olunan şeyleri verme,ödünç ve gasbedilmiş şeyleri geri verme gibi niyete ihtiyacı olmayan şeylerde niyete gerek yoktur, bütün bunlar buradazikrolunan genel amellerden özel kılınır (yani bunlar ayrıdır, söylenildiği gibi niyete ihtiyaçları yoktur). 

Diğerleride dedi ki:“Bilakis burada ameller genel manasıyladır, ve onlardan hiç bir şey özel hükme tabi kılınmaz. Bazıları bunu cumhurdanhikaye, etti, her halde mütekaddimin (önceki alimler’in cumhurunu murad ediyor.) bu söz İbn-i Ceriri Taberi ve Ebu TalibiMekki ve bu ikisinden başka mütekaddiminin sözlerinden vakiddir.” İmam Ahmed’in sözünün zahiride böyledir. 
Ahmet bin Hanbel rivayetinde dedi ki:“Bence namaz, oruç sadaka veya her hangi bir iyiliği yapmadan önce niyetin daha önce olması hoştur. 

Peygamber (s.a.v.) buyurdu ki: “Ameller niyetlerledir” Bu bütün işlerde gelir.Fadl bin Ziyad dedi ki: “Ebu Abdullah’a yani İmam Ahmede amelde niyetten sordum, dedim ki:“Niyet nasıldır?” dedi ki: İnsanların istemediği bir amel yapmak istediği zaman, nefsini ilaçlamasıdır. Ahmet ibn Davud elHarbi dedi ki: (S: 27)“İmam Ahmet oturken Yezid bin Harun Ömer (r.a)’ın Ameller niyetler iledir hadisinden bahsetti.” Ahmet (r.a) Yezid’e dediki: Ey Ebu Halid bu boğulmadır. (6) Zehebi, Siyeri A’lamün Nübela’da ondan dolayı dedi ki: O İmam, hafız, tenkidçi, tecvidçi, Ebul Hasen Tahir bin Müfevviz bin Ahmet bin Müfeviz el Mea firi eş Şatibi, Ebu Ömer İbni Abdil Berrin öğrencisidir.. (Yarım satır eksik) İbni Abdilberr temhid 9/102.Süresi Ebu Davud muhaddime sayfa: 201 5274 hadis içermektedir.

Bu söze göre, sözün takdiri:Ameller niyetlerle vakidir veya hasıldır, bu durumda ancak ameli yapanın kasdıyla ihtiyari amellerden haber vermek olur,ondan sonraki (Herkes için niyet ettiği vardır ise şeriatın hükmünden haber vermek olur, oda: Ameli yapanın amelinden payıniyetidir, eğer niyeti salih ise amelide salihtir ve ecri vardır, eğer niyeti bozuk ise, amelide bozuktur, ve günahı vardır.“Ameller niyetlerdirin takdirinin şöyle olmasıda muhtemeldir: Ameller salih veya fasit, makbul veya reddolunmuş, sevab verilmiş veya verilmemiş oluşu niyetlerledir, bu durumda şeri hükümden haber vermek olur. O’da Amellerin salih veya fasidoluşu niyetlerin salih veya fasid oluşuna göredir, Rasullulah’ın (s.a.v) şu kavli gibidir: “Ameller ancak sonralarıyladır”  Yani salih veya fasid oluşu, kabulü veya edilmeyişi, sana göredir. 

Daha sonraki “Herkeseniyet ettiği vardır.” Sözü ise: Kişinin ancak amelinden niyet ettiği hasıl olur, eğer hayra niyet etmişse onun için hayır hasılolur, eğer şerre niyet ettiyse onun için şer hasıl olur. Bu halis olarak ilk cümlenin tekrarı değildir, birinci cümle amelin salihveya fasid oluşu o amelin icadını gerektiren niyetle olduğuna işarettir, ikinci cümleyse amele verilen cevab salih niyetegöredir, ceza ise niyetin bozukluğuna göredir. Niyeti mübah olabilir, amelde mübah olur ve ne sevab nede ceza bu amelde olmaz. 

Amel haddi zatında: Salih, fasid vemübah oluşu kişiyi o amele sevkeden niyetine göredir, amel yapanın sevabı, cezası ve selametinde niyete göredir.Bilki: Niyet sözlükte kasd ve iradenin bir çeşididir. Alimlerin kelamında niyet iki manada kullanılır:

Birincisi mana: İbadetleri birbirinden ayırt etmek manasındadır, mesela öğle namazını ikinci namazından ayırt etmek gibi,ramazan orucunu diğer oruçlardan ayırmak gibi (S: 28) cünüblükten dolayı yıkanmayı, serinlemek ve temizlenmek vb.gayesiyle yıkanmaktan ayırt etmek gibi. Bu niyet fakihlerin kitaplarında çokça bulunuyor.

İkinci mana: Kastedilen ameli ayırt etmek, (Kim için yapıldığını) amelle kasdolunan sadece şeriki olmayan Allah’mıdır,yoksa hem Allah hemde başkasımıdır? Bu ariflerin kitaplarında ihlas üzerinde konuştukları niyettir, bu çokça selefinkelamından bulunur.

Ebu Bekir bin Ebid dünya bir kitap yazdı ve kitaba: “Kitabul ihlasi venniyyeti” ismini verdi. 
Ve bu niyeti murad etti. Bu niyyet peygamber (s.a.v)in kelamından bazan, Niyyet, bazan irade ve bazanda buna yakın lafızlarala zikri tekrarlananniyyettir. 
Buna yakın lafızlarda fakat niyyet lafzıyla değil, Kur’anı Kerimde niyetin zikri çok geçmektedir. 
Niyet, irade kasd vb’yi ayıranlar (farklı manadadır riyetler) niyyeti fakihlerin zikrekttikleri ilk manaya haszannettiklerindendir. Onlardan bir kısmı dedi ki: Niyyet niyyet edenin fiiline hastır, irade has değildir. 
İnsan Allah’tan bağışlanmayabilir ve onu niyyet etmeyebilir, aynen bunun gibi.Peygamber (s.a.v’)’in ve selefin kelamında niyyetin ikinci manada murad edildiğini zikrettik (Çoğunlukla) o vakit irademanasındadır. 

Bunun için Kur’anda çoğu zaman irade lafıyla tabir edilir, Allah tealanın şu kavlinde olduğu gibi: (Sizdenkiminiz dünyayı, kiminizde ahireti irade eder (murad eder, ister) (2)- (Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, halbuki Allah(sizin için) ahireti istiyor) (3) (Kim (yalnız) dünya hayatını ve zinetini istemekte ise, işlerinin karşılığını orada onlara tamolarak veririz ve orada onlar için bir zarara uğratılmazlar. İşte onlar, ahirette kendileri için ateşten başka hiç bir eşyalarıolmayan kimselerdir. (Dünyada) yaptıklarıda boşa gitmiştir; yapmakta oldukları şeyler zaten batıldır)
 ______ 
 (1) Buhari Sehl bin Sa’d esSaidi’den tahric etti, Eshehani İbni Abbas’tan (r.a) tahric etti, hadis sahihtir. Tergib ve terhib: 4/95(2) Ali İmran suresi, ayet: 152 (3) Enfal suresi, ayet 67 (4) Hud suresi, ayet: 15-16 Ve Allah tealanın şu kavli gibi: (Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını artırırız. Kimde dünya karını istiyorsa onada dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz) (1) (Herkim çarçabuk geçen dünyayı dilerse ona, yanidilediğimiz kimseye dilediğimiz kadarını dünyada hemen verir, sonrada onu, kınanmış ve kovulmuş olarak gireceğicehenneme sokarız. Kimde ahireti diler ve bir mü’min olarak ona çalışırsa, işte bunların çalışmaları makbüldür) (2), (Rızasını isteyerek sabahakşam rablerine yalvaranları kovma) (3) Sabah akşam rablerine O’nun rızasını dileyerek dua edenlerle birlikte candan sebatet. 

Dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan çevirme.  (Allah’ın rızasını isteyenler için, bu, en iyisidir. İşteonlar kurtuluşa erenlerdir.)  (İnsanların mallarında artış olsun diye verdiğiniz zekata gelince, işte zekatı veren o kimseler,evet onlar (sevablarını ve mallarını ) kat kat artıranlardır) (6)Bazen Kur’anda o ibtiğa (Rızasını istemek lafzıyla tabir edilir, Allah tealanın şu kavlinde olduğu gibi: (Yüce rabbınınrızasını istemekten başka)  (Allahın rızasını kazanmak ve ruhlarındaki cömerttiği kuvvetlendirmek için, mallarını hayrasarfedenlerin durumu, bir tepedeki kurulmuş güzel bir bahçeye benzerki, üzerine bol yağmur yağmışda iki kat ürün vermiştir.

Bol yağmur yağmasa bile bir çisinti düşer (de yine ürün verir). Allah yaptıklarınızı görmektedir) , (Yapacağınız hayırlarıancak Allah’ın rızasını kazanmak için yapmalısınız)  (Onların fısıldaşmalarının çoğunda fayda yoktur. Ancak bir sadakayahutda insanların rızasını düzeltmek isteyenin fısıldaşması) müstesna . Kim Allahın rızasını elde etmek için bunu yaparsa, biz ona yakında büyük bir mükafat vereceğiz.) (10)İnsanların fısıldaşmalarından iyiliği emretmek hariç hayrı nefyetti, iyiliktende sadaka ve insanlar arasını düzeltmeyihususunda zikretti, çünkü bu ikisinin faydası umumidir. bu bu şekilde fısıldaşmanın hayır olduğuna delil oldu, fakat bu fiilesevabıda Allahın rızasını istemeye has kıldı.

İyiliği emretmeyi sadakadan kıldı, insanlar arasını düzeltmeyide hayır kıldı, eğer Allahın rızası istenmezse fayda olmaz veinsanlar için ihsan ve hayır hasıl olmaz. İyiliği emredene nisbetleyse: Eğer Allahın rızasını kastetmişse, onun için hayır olur ve sevablanır, eğer bunu (Allahın rızasını) kastetmemişse onun için hayır olmamış olur ve sevabta alamaz. Bu namaz kılıp,oruç tutup ve Allahı zikredipte dünya malını isteyenin tersinedir, çünkü onda tamamen hayır yoktur çünkü bu fiile günahtaverilmekle ne fiilin habibine nede başkasına bir faydası yoktur, çünkü bunun faydası başkasına geçici değildir, ancak biri buhususta kendine uyarda oda bu ibadetleri yaparsa bu müstesnadır. 

Selefin kelamında bu mananın niyet olarak isimlendirilmesi çoktur, Biz bazısını zikredeceğiz, İmam Ahmed ve Nesai’nin Ubade bin Samit (r.a)’ten taric ettiği, gibi, peygamber (s.a.v) buyurduki: “Kim Allah yolunda savaşırda ancak bir ikal (devlerin kaçmasın diye ayaklarına geçirilenhalka)a lmayı niyet ederse ve onun için niyet ettiği vardır.” (11) İmam Ahmet İbni Mesud (r.a) hadisinden tahriç etti, peygamber (s.a.v) buyurduki: “Ümmetimin şehidlerinin çoğu yatak ashabıdır (yatmayı sever, savaşmayı sever, Allahın sevgisini nefislerinin sevgisini tercih ederler aşağı dip nottaki açıklamayı burda zikrettim, mütercim) iki saf arasında nice ölenler vardır, niyetlerini Allah daha iyi bilir.” 
 _______ 
 (1) Şura suresi, ayet: 20 (2) İsra suresi, ayet: 18-19, (3) Enam suresi, ayet: 52(4) Kehf suresi, ayet: 28, (5) Rum suresi ayet: 38, (6) Rum suresi, ayet: 39 (7) Leyl suresi, ayet: 20, (8) Bakara suresi ayet:265, (9) Bakara suresi, ayet: 272 (10) Nisa suresi, ayet: 1214, (11) Ahmed, Nesai, Hakim İbni Hibban ve Darimi tahric etti, hadis sahihtir, merfudur. (12)Hadis zayıftır, Ahmed tahriç etti.İbni Mace Cabir bin Abdullah’tan tahric etti, peygmaber (s.a.v) buyurduki: “insanlar niyetleri üzere haşrolunurlar. (1) EbûHureyre (r.a)den rivayet edildi, peygamber (s.a.v) buyurduk: “Beytullaha biri sığınacak, ve üzerine ordu gönderilecek (Mekke ile Medine arasında beyda’ denilen yerde yer yarılıp içine batacak” Ey Allahın resulü! 

Bu ordu içinde bulunup Mekke’ye zorla gönderilenlerin durumu nasıl olacak?, dedim “Onlarda diğerleriyle beraber toprağı batırılacaklar.Sonra kıyamet gününde niyetlerine göre diriltileceklerdir” buyurdu. (4). Yine Ayşe (r.a)’den rivayet edildi, Peygamber (s.a.v)’den bu manada bir rivayet bu rivayette: ‘Bir helakla helakla helak olacaklar, fakat ayrı ayrı yerlerden çıkacakardır. Allah onları niyetlerine göre tiriltecektir. (5) İmam Ahmet ve İbni Mace Zeyd bin Sabitten (r.a) tahric etti, peygamber (s.a.v) buyurduki: (Kimin gayesi dünya ise Allahonun halini darmadağan eder, fakirliğini iki gözü arasında kılar, dünyadanda kendisine ancak yazılan takdiri kadar gelir,kiminde niyeti ahiret ise, Allah onun işini toplar, zenginliğini kalbinde kılar, dünya burnunu sürte ona gelir. İbni Mace’ninlafzıdır.

Ahmed’in lafzı ise: ‘Kimin gayesi ahiretse, kimin niyyeti dünya ise Bunu İbni Ebid dünya’da tahric etti, onun lafzı: “Kiminniyeti ahiretse, kimin niyeti dünya ise şeklindedir.Sahihayn’de Sa’d bin Ebi Vakkas’tan rivayet edildi, peygamber (s.a.v) buyurduki: Sen Allahın rızasını isteyerek verdiğin her nafakadan sevab alırsın, hatta hanımın ağzına koyduğun lokmadan bile”  İbni Ebid dünya Ömer (r.a)’den munkatı bir senedle rivayet etti, Ömer (r.a) dedi ki: “Niyeti olmayanın amelide yoktur, ecrihesab etmeyenin ecride yoktur. Yani Allah katında amelinin ecrini hesab etmeyen onu umarak yapmayanın ecri yoktur. Yinezayıf bir isnadla İbni Mesuddan şöyle dediğini rivayet etti:“Amelsiz söz fayda vermez, söz ve amel niyetsiz fayda vermez, (S:32) Söz amel ve niyyet ancak sünnete uyarsa fayda verir.”Yahya bin Ebi Kesir’den rivayet edildi, dedi ki: Niyeti öğreniniz, çünkü o amelden daha mübalağılıdır. 

Zübeyd el Yami’nin öyle dediği rivayet edildi: “Benim her şeyde niyetim olması hoşuma gider, hatta yeme ve içmede bile” Yine ondanşöyle dediği rivayet edildi: “Hayır murad ettiğin her şeyde niyyet et, hata ihtiyaç gidermeye çıktığında bile Davudu Taidenrivayet edilir, dedi ki: Hayrın tamamını güzel niyyetin topladığını gördüm, hayır olarak işlemesinde o niyyet sana yeter.Davud dedi ki: “İyilik takvanın azmidir, eğer bütün azaları dünyayla alakalı olsada bir gün onun niyyeti onu yine aslınadöndürecekir. Süfyanı Sevri’den şöyle dediği rivayet edilir: Niyyeti düzeltmekten zor bir şey yapmadım, çünkü değişiyor” (9)Yusuf bin Esbat’tan rivayet edilip, dediki “Neyeti fesaddan kurtarmak, amel edenlere uzunçalışmadan daha şiddetlidir.
 _________ 
 Hadis sahihtir, İbni Mace tacric etmiştir. (2) Hadis hasendir, Ahmed ve İbni Mace tahric etmiştir. (3) Yine İbni Asakir’deÖmer (r.a)den şu lafızla tahric etti: Savaşanlar niyetler üzere diriltilir. Bunu Ebu Ya’la ve Taberani’de rivayet etti ve o rivayetzayıftır, Heysemi dedi ki: Rivayet içinde Cabir el Cu’fi var o zayıftır, başkasında dedi ki: İçinde Amr bin Emr var yalancıdır,İbni Hibban dedi ki: O rafizidir, uydurma rivayetler yapıyor. (4) Hadis sahihtir Müslim tahric etti. (5) Hadis sahihtir, Buharîve Müslim rivayet etti. (6) Hadis sahihtir, Ahmet tahric etti. (7) Hadis sahihtir, muttefak aleyhtir. 

Mürsel hadistir, sahihdeğildir, Ebu Nuaym bunu el Hilye’de zikretti. (9) Ebu Nuaym Hilyetül evliya: 7/62’de buna yakın bir rivayetle rivayet etti.Mutarrif bin Abdulah’tan rivayet edildi, dedi ki: “Kalbin dürüstlüğü amelin dürüstlüğüyledir, amelin dürüstlüğün niyetindürüstlüğüyledir” Bazı selefin şöyle dediği rivayet edilir: “Kimin amelinin kamil olması hoşuna giderse, niyyetinigüzelleştirsin, Allah teala kula niyeti güzel olduğu zaman ecir verir, Hata Lokmaya bile ecir verir, İbni Mübarek dedik: Niceküçük amel vardır ki niyyet onu büyütür, nice büyük amel vardır ki niyyet onu küçültür İbn-i Aclan dedi ki: Amel ancak üçşeyle düzgün olur: takva, iyi niyyet ve isabet. 

Fudayl bin İyad dedi ki: Allah senden ancak niyyetini ve iradeni istiyor” Yusuf bin Esbat dedi ki: Allahı tercih etmek O’nun yolunda savaşmaktan daha üstündür. Bütün bunları İbni Ebid dünya el ihlas veniye kitabıda (1) tahric etti.Yine munkatı bir isnadla Ömer (r.a)’ın şöyle dediğini rivayet etti: Amellerin en hayırlısı Allahın farz kıldığını eda etmektir,Allahın haram kıldığından sakınmak ve Allah katındakine sadık niyyet etmektir”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

vefk-örnekleri-111

  vefk-örnekleri-111 vefk-örnekleri-111 by Charion Charion