23 Mart 2021 Salı

Anadolu Selçuklu Devleti Tarihi

 

Anadolu Selçuklu Devleti Tarihi

Büyük Selçuklular’ın Anadolu topraklarına gelişi, Malazgirt Meydan Muharebesi’ni kazanması, uc komutanlarınca Anadolu’da beylikler kurulması sonrasında Anadolu hakimiyetini Anadolu Selçuklu Devleti sağlamıştır. Osmanlı Devleti’nin özünü de Anadolu Selçukluları’nın oluşturduğu söylenebilir.

Büyük Selçuklu Devleti Tarihi isimli yazımıza göz atmanızı öneriyoruz.

Büyük Selçuklu Devleti’nin kurulmasından Malazgirt Zaferi’ne kadar geçen 30 yıllık (1040 – 1071) sürede, Anadolu’ya yönelen Türk akınları Bizans direncini kırmak ve bu toprakları vatan haline getirmek açısından önemliydi. Bazen Selçuklu orduları bazen de Türkmen grupları seferler düzenleyerek Orta Anadolu’ya kadar ilerlediler. Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu Kutalmışoğlu Süleyman Şah, 1074 tarihinde Antakya’dan Anadolu’ya girdi. Konya ve çevresini Rumlardan alıp, 1075’te İznik’i fethederek bağımsızlığını ilan etti. Süleyman Şah, bu yeni devleti kurmakla hem Anadolu’ya göçmüş Türkmenleri birleştirdi, hem de göçebe Oğuzların daha büyük kitleler halinde Anadolu’ya gelmelerini sağladı.

Antakya’da Süleyman Şah’ın temsili heykeli

1155 ile 1243 yılları arasında Anadolu Selçuklu Devleti’nin bağımsızlık, gelişme ve yükselme dönemidir. Sultan Mesud’un ölümü üzerine oğlu II. Kılıç Arslan (1155 – 1192) yerine geçti. Babası zamanında başlayan siyasi, askeri, medeni ve maddi hamleler daha da ilerleyerek devam etti. Yeni sultan, önce iç meselelerle uğraştı. Bizans İmparatoru ile anlaşmayı yenileyerek doğu seferine çıktı. Mengücekoğulları’nı tabiiyetine aldı. Sakarya’dan Fırat boylarına kadar Anadolu Selçuklu topraklarını genişletti. II. Kılıç Arslan’ın bu başarıları Bizans İmparatoru Manuel’i endişelendiriyordu. II.Kılıç Arslan’ın barış isteklerini reddeden Manuel, yüz bini aşan ordusu ile Miryokefalon mevkiine geldi. 1176 yılının Eylül ayında yapılan savaşta, Türkler ikinci büyük zaferlerini kazandı. Böylece, Bizanslıların Türkleri Anadolu’dan atma ümitleri yıkıldı.

Konya Alaeddin Camii

Anadolu Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykavus yakalandığı veremden kurtulamayarak vefat eder. Tahtı Selçuklu Devleti’nin en ünlü sultanı olacak kardeşi I. Alaeddin Keykubad’a kaldı. Yaklaşmakta olan Moğol tehlikesini sezen Alaeddin Keykubad, Anadolu’yu emniyete almak için Konya, Sivas, Kayseri’yi surlarla güçlendirdi. 1223’te Kalonoros Kalesi’ni alarak Alaiye (Alanya) ismini verdi. Alaeddin Keykubad, 1237’de zehirlenerek öldüğü zaman Anadolu Selçuklu Devleti en parlak dönemini yaşıyordu. Ondan sonra Selçuklu ülkesini kötü günler bekliyordu.

II. İzzeddin Keykavus dönemi (1246 – 1279), Türkiye Selçuklu Devleti tarihi için önemli olayların yaşandığı bir dönem olmuştur. Anadolu Selçuklu Devleti’nin Moğol baskısı altına girmesi, çocuk yaştaki üç şehzadenin hükümdar olması, devlet adamlarının yönetimde etkisinin artması, devletin ekonomik sıkıntılardan dolayı dış borç alması, ikta sisteminde bozulmaya başlaması ve Balkanlara Müslüman Oğuzların ilk yerleşimi bu dönemde gerçekleşmiştir. II. İzzeddin Keykavus dönemine Anadolu Selçuklu Devleti tarihinin duraklama dönemi dememiz doğru olur.

Sivas Şifaiye Medresesi

II. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde Selçuklu ordusu Moğol ordusuna Kösedağ’da 1243 yılında mağlup oldu. Bu mağlubiyet arkasından esareti getirdi ve yapılan anlaşma ile Selçuklular Moğollara vergi vermeye başladılar. Moğollarla yapılan Kösedağ Savaşı siyasi çöküşün başlangıç tarihi olmuştur. 1243 – 1277 yılları arası, sultanlar arası saltanat mücadeleleri ve Moğollar ile savaşmakla geçti.

1277’den sonra başlayan fiili Moğol işgal ve idaresi Anadolu Selçuklu Devleti’nin sonunu hazırlamıştır. Bu devrin sultanları, III. Gıyaseddin Keyhüsrev, II. Gıyaseddin Mesud ve III. Alaeddin Keykubad Moğollar’ın kuklası durumunda idiler. Anadolu Selçuklu Devleti’nin tarihe gömüldüğü 1308 – 1318 yıllarından sonra, Anadolu Selçuklu Devleti toprakları üzerinde Türkmen Beyleri yeni beylikler kurarlar.

Erzurum Çifte Minareli Medrese

Anadolu Selçuklu Devleti, bu coğrafyanın kültürel mirasına çok kıymetli eserler bıraktı. Ülkenin pek çok yerinde cami, han, kervansaray, imaret, köprü, çeşme ve medreseler yaptırdılar. Anadolu Selçuklu sultanları adına yapılan kervansaraylar Sultan Han ya da Han olarak adlandırılırdı. Bu dönemdeki dinsel yapılar, genellikle küçük boyutlarda olmasına karşın, hanlar çok büyük boyutlu yapılardır. Bir bakıma sultanın ihtişamını yansıtırlar. Dış görünümleri sade olan Selçuklu yapılarında, ön cepheler özenle işlenmiş taş veya tuğla minareleri, eyvan karakterli, büyük ustalıkla bezenmiş taştan taç kapıları ile dikkati çekerler.

Sivas Gök Medrese

Anadolu Selçuklu mimarisinin günümüze kalan en önemli örnekleri arasında, Konya’da Alâeddin Camii, Karatay Medresesi, İnce Minareli Medrese, Niğde’de Alaeddin Camii, Ankara’da Aslanhane Camisi, Kayseri’de Huand Hatun Camii ve Külliyesi, Afyonkarahisar’da Ulucami, Erzurum’da Çifte Minareli Medrese, Sivas’da Gök Medrese, Buruciye Medresesi ve Çifte Minareli Medrese, Kırşehir’de Melik Gazi Kümbeti, Tercan’da Mama Hatun Türbesi, Ahlat’ta Ulu Kümbet ve Çifte Kümbetler ile Nevşehir’de Tuzköy Camii, Kızılkaya Camii, Nevşehir Kalesi gösterilebilir.

Kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

vefk-örnekleri-111

  vefk-örnekleri-111 vefk-örnekleri-111 by Charion Charion